"Savaşmaya hazırlandığını biliyorum. Çabaların boşuna. Benimle savaşamazsın. Seni öldürmek istemiyorum. Hogwarts öğretmenlerine büyük saygı duyuyorum. Büyülü kan dökmek istemiyorum. Bana Harry Potter'ı verin ve hiçbiri zarar görmesin. Bana Harry Potter'ı verin, okulu el değmeden bırakayım. Bana Harry Potter'ı verin, ödüllendirileceksiniz. Gece yarısına kadar vaktiniz var. "
—Lord Voldemort'un Ültimatomu
Hogwarts Savaşı, İkinci Büyücülük Savaşı'nın son çatışmasıydı. 2 Mayıs 1998'in erken saatlerinde, İskoçya'nın dağlık bölgesinde, kale içinde ve Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu arazisinde gerçekleşti.
Karanlık Büyücü Lordu Voldemort, baş düşmanı Harry Potter'ın son Hortkuluklarından birini bulmak ve yok etmek için gizlice kaleye girdiğini öğrendiğinde, kendisine sadakat sözü veren her Ölüm Yiyen'e ve karanlık yaratığa okula büyük bir saldırı başlatmasını emretti. Dumbledore'un Ordusu daha sonra Zümrüdüanka Yoldaşlığı'na ve İngiliz Sihir Bakanlığı içindeki diğer müttefiklerine savaşma ihtiyacını ileterek büyük ölçekli bir savaşa yol açtı. Voldemort, güçlerini Hogsmeade'deki Bağıran Barakadan yönetti; Harry Potter, Kingsley Shacklebolt ve Minerva McGonagall ise Hogwarts'ın savunucularına liderlik etti. Voldemort ayrıca Harry Potter'ın gece yarısına kadar teslim olmasını istediğini de duyurdu.
Savaş, birçok Ölüm Yiyen ve Voldemort'un ölümüyle, Yoldaşlık ve D.A. için kesin bir zaferle sona erdi. Lord Voldemort, Bellatrix Lestrange, Remus Lupin, Nymphadora Tonks, Severus Snape, Fred Weasley, Colin Creevey, Lavender Brown ve Voldemort ve Ölüm Yiyenlerine karşı savaşan en az elli kişi dahil olmak üzere kayıpların verildiği en yıkıcı savaştı. Ayrıca, savaştan sonra Albus Dumbledore'un mezarında yeniden saklandığı için Mürver Asa'nın katıldığı son çatışma olduğu varsayılır.
Tarih[]
Arkaplan Bilgisi[]
Snape'in Hogwarts'taki Saltanatı[]
"Eh, artık Hogwarts gibi değil."
-Neville, Harry'deki durum hakkında
Müdür Snape
1 Ağustos 1997'de, Sihir Bakanı Rufus Scrimgeour, Voldemort tarafından gizlice yakalandı ve Harry Potter'ın nerede olduğu konusunda sorguya çekildi. Ancak, Harry için son bir cesur hareketle Scrimgeour, Voldemort'a hiçbir şey söylemedi ve bunun sonucunda Karanlık Lord tarafından öldürüldü. Bu, Sihir Bakanlığı'nı kolayca Voldemort ve onun Ölüm Yiyenlerinin gizli etkili kontrolü altına aldı ve Scrimgeour'u hızla Imperius Laneti altında yozlaşmış bir politikacı ve bir Voldemort kuklası olan Pius Thicknesse ile değiştirdi. Hogwarts da hızla Voldemort'un etkisi altına girdi ve Severus Snape'i yeni Müdür olarak atadı (ilginç bir şekilde, Snape önceki müdürü Albus Dumbledore'u sadece bir ay önce öldürmüştü) Carrow kardeşler Amycus ve Alecto da Müdür Yardımcısı-Müdür Yardımcısı olarak atandı ve öğretmen oldular. Amycus Carrow, Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörü oldu ve Alecto Carrow, Muggle Çalışmaları Profesörü oldu.
Voldemort'un isteğiyle iki okul konusu revize edildi; Karanlık Sanatlara Karşı Savunma, az çok basitçe Karanlık Sanatlar olarak öğretildi ve Muggle Çalışmaları, onlarla barışı tercih etmek yerine, Muggle'lara ve Muggle doğumlulara karşı nefreti aşılamak için zorunlu bir ders haline geldi. Snape ve Carrows, Voldemort'un gündemini Hogwarts'ta acımasızca uyguladı. Herhangi bir yanlış yaptıkları için gözaltına alınan öğrenciler, Carrows'tan biri tarafından ve Carrows'un emriyle diğer öğrenciler tarafından Cruciatus Lanetine maruz bırakıldı; özellikle Slytherin öğrencileri. Bunun sonucu olarak, 1997-1998 öğretim yılında, yedinci sınıf Neville Longbottom ve altıncı sınıf Ginny Weasley, Cormac McLaggen ve Luna Lovegood’un liderliğindeki bir grup öğrenci, çok erken bir zamanda savaşmaya başladı. Bu grup, 1995 yılında Harry Potter, Ron Weasley ve Hermione Granger tarafından kurulan orijinal Dumbledore Ordusu'nun halefi olarak durdu.
Hortkuluk Aramaları[]
Ana makale: Hortkuluk avı
Üçlü Hortkuluk avına başlıyor
Geçen yıl Astronomi Kulesi Savaşı'nın zirvesinde, Albus Dumbledore o zamanki Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmeni Profesör Snape tarafından öldürüldü. Ancak Dumbledore, gizlice ölümünü Snape'le planlamıştı; ve kimsenin bilmediği; ruhu, Dumbledore'un Okul Müdürlüğündeki portresiyle Snape'e özel emirler vererek Harry'ye yardım etmeye devam etti. Dumbledore daha sonra Harry Potter'ı son bir görevle bıraktı; Ölümsüzlüğünü sağlamak için Voldemort'un hayatının farklı noktalarında yarattığı kalan Hortkulukları bulup yok etmek! Birkaç ay içinde Harry, Ron ve Hermione Hortkulukların yerini bulmaya çalıştı; çabaları, Salazar Slytherin'in madalyonunu (daha sonra 1997 yılının Aralık ayında Ron Weasley tarafından imha edildi) almak için Bakanlığa sızmayı da içeriyordu.
Dahası, savaştan bir gün önce üçlü, başka bir Hortkuluk olan Helga Hufflepuff'ın Kupasını elde etmek için Diagon Yolu'ndaki Gringotts'taki Bellatrix Lestrange'a ait kasaya girmeyi başardı. Dumbledore'un ölümünden önce diğer iki Hortkuluk da yok edilmişti: Voldemort'un Hogwarts'taki okul yıllarından kalma eski günlüğü 1993'te Harry Potter tarafından yok edildi ve Voldemort'un büyükbabası Marvolo Gaunt'a ait bir yüzük 1996 Temmuz ayında Dumbledore tarafından imha edildi. Harry daha sonra, her ikisi de Hogwarts binaları olan Gryffindor veya Ravenclaw ile bir ilgisi olduğuna inandığı bir nesne olan Voldemort'un Hortkuluğunu aramak için Hogwarts'a döndü.
Hogsmeade'e Varış[]
Hermione Granger: "Ama içeri nasıl gireceğiz?"
Harry Potter: "Hogsmeade'e gideceğiz ve okulun etrafındaki korumanın nasıl olduğunu gördükten sonra bir şeyler yapmaya çalışacağız."
- Üçlü, Hogwarts'a girmeyi planlıyor
Üçlü Hogsmeade'e varıyor
Harry, Ron ve Hermione, Harry'nin Görünmezlik Pelerini giyerek, Hogsmeade'in ana caddesine çıktılar. Ancak, hemen bir Caterwauling Büyüsünü tetiklediler ve bir düzine pelerinli ve kukuletalı Ölüm Yiyen, Üç Süpürge'den sokağa fırladı. Ölüm Yiyenlerden biri Pelerin'i çağırmaya çalıştı, ama Çağırma Büyüsü üzerinde çalışmadı çünkü gizlice efsane pelerini, efsanevi Ölüm Yadigarlarından biri idi.
Harry, Ron ve Hermione en yakın ara sokakta hızla geri gittiler. Harry diğerlerine, Ölüm Yiyenlerin onları üçlünün varlığına karşı ikaz etmek için Caterwauling Büyüsünü kurmuş olmaları gerektiğini ve muhtemelen onları orada tuzağa düşürmek için bir şeyler yapmış olduklarını bildirdi. O anda, bir Ölüm Yiyen Ruh Emicileri serbest bırakmayı önerdi ve Ruh Emiciler'in Harry'yi öldürmeyeceğini belirtti. Voldemort Harry'nin ruhunu değil hayatını istiyordu ve önce Ruh Emici Öpücüğü'ne maruz kalsaydı öldürmesi daha kolay olurdu.
Ölüm Yiyenler Hogsmeade'de Harry Potter'ı arıyor
Hermione gözden kaybolmalarını önerdi, ama denedikçe, içinden geçmeleri gereken hava katılaşmış gibi görünüyordu. Ölüm Yiyenler tarafından yerleştirilen Kaybolma Karşıtı Jinx nedeniyle Kaybolamadılar. On veya daha fazla Ruh Emici onlara yaklaştı ve Harry bir Patronus atmak için asasını kaldırdı ve gümüş geyiğin asasından fırlamasına ve hücum etmesine neden oldu. Ruh Emiciler dağıldı ve Ölüm Yiyenlerden muzaffer bir çığlık geldi.
Aniden, üçlünün yanında bir kapı açıldı ve üçü Domuz Kafasının içine girdiler. Merdivenlerden yukarı, sarışın bir kızın büyük bir yağlı boya tablosunun olduğu bir odaya koştular. Dışarıda, hanın sahibi asasını çıkardı ve bir keçi Patronus fırlattı; Ölüm Yiyenlerin Patronus'unu bir geyik zannettiği ve kedisini bıraktığında alarmı çalıştırdığı konusunda ısrar etti. Gönülsüzce ikna olan Ölüm Yiyenler, High Street'e doğru yürüdüler. Hermione Pelerin'in altından çıktı ve bir sandalyeye oturdu. Harry perdeleri çekti, sonra Pelerin'i kendisinden ve Ron'dan çekti. Aşağıdaki adamın barın kapısını yeniden açtığını ve ardından merdivenleri çıktığını duyabiliyorlardı.
Domuz Kafası Hanı[]
"Kardeşimi tanıyorum, Potter. Gizliliği annemizin dizinde öğrendi.. Sırlar ve yalanlar, biz böyle büyüdük ve Albus ... o doğaldı."
-Aberforth kardeşini anlatıyor
Aberforth'un mülkiyetindeki iki yönlü ayna
Harry'nin dikkati, Sirius Black'in şöminenin üzerindeki iki yönlü aynasının yarısı tarafından yakalandı. Aynada gördüğü şeyin adamın gözü olduğunu fark etti ve bu, adamın Dobby'yi Çatışma sırasında Malfoy Malikanesi'nde onları kurtarması için gönderdiği anlamına geldiğini anladı. Harry, merhum kardeşine olan benzerliğinden, adamın Aberforth Dumbledore olduğu sonucuna vardı: merhum Albus Dumbledore'un küçük erkek kardeşi.
Üçlünün acıktığını fark eden Aberforth odadan çıktı ve ekmek, peynir ve kalaylı bir sürahi bal likörü ile yeniden ortaya çıktı. Aberforth, onlara sokağa çıkma yasağının kalkacağı gün ağarmasını beklemelerini söyledi. Sonra Hogsmeade'den dağlara çıkıp kaybolabilirlerdi. Ancak Harry reddetti ve Albus Dumbledore'un onlara verdiği görevi tamamlamak için Hogwarts'a girmeleri gerektiğini iddia etti. Aberforth, Albus büyük planlarını gerçekleştirirken insanların incinme alışkanlığı olduğunu söyledi.
Harry, Aberforth'a Dumbledore'un bıraktığı görevi hakkında konuşuyor
Aberforth, genç büyücülere okuldan uzaklaşmalarını, mümkünse ülke dışına çıkmalarını söyledi; Dumbledore'u ve onun zekice planlarını unutun. Harry, Aberforth'un Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın bir parçası olduğu için de savaştığına işaret etti, ancak Aberforth, Yoldaşlığın bittiğini, Voldemort'un kazandığını ve Yoldaşlıkta görev yapanların kayıp bir dava için savaştığını söyledi. Aberforth daha sonra Dumbledore'un sırlarda ve yalanlarda doğal olduğunu, babaları Percival Dumbledore'dan öğrendiği bir özellik olduğunu söyledi. Hermione çekingen bir tavırla şömine rafındaki resmin kız kardeşi Ariana Dumbledore'a ait olup olmadığını sordu ve Aberforth bunu doğruladı.
Aberforth, üçlüye kardeşinin geçmişini anlatıyor
Hermione, Profesör Dumbledore'un Harry'yi çok önemsediğini söyledi, ama Aberforth, ağabeyinin gerçekten önemsediği insanların çoğunun, onları yalnız bıraktığından daha kötü bir duruma düştüğünü söyledi. Hermione, Aberforth'un kız kardeşi hakkında konuşup konuşmadığını sorduğunda, konuşmaya başladı. Onlara Ariana altı yaşındayken Dumbledore Ailesi'nin Godric's Hollow'da yaşadığını söyledi; ve ona zorla tecavüz etmeye çalışan üç Muggle genci tarafından saldırıya uğradı; ve daha sonra sihrinin içe döndüğünü ve onu kontrol edemediği için patlayarak onu delirttiğini söyledi. Aberforth bunu, kızına zarar veren çocukların peşinden koşan ve onlara Cruciatus Laneti ile saldıran babası Percival'e açıkladı; ve ailenin komşusu Bathilda Bagshot olaya tanıklık edip Bakanlığı uyardığında Sihir Bakanlığı tarafından Azkaban'da kilitlendi.
Ailenin geri kalanı Aberforth'un annesi Kendra Dumbledore tarafından taşındı ve Percival Azkaban'da öldü. Albus genellikle Ariana için çok meşguldü, bu yüzden Aberforth'u daha çok sevdi. Aberforth, reddettiğinde onu yemesini sağlayabilirdi ve zihinsel öfkelerinden birindeyken onu sakinleştirebilirdi. Sonra, Ariana on dört yaşındayken yanlışlıkla annesini öldürdü. Kendra'nın ölümü, Albus'un hayallerini bir kenara bırakıp ailenin reisi olarak yerleşmek zorunda kalmasıyla sonuçlandı.
Aberforth, Albus'un Bathilda Bagshot'ın yeğeni Gellert Grindelwald gelene kadar birkaç hafta her şeyi doğru yaptığını söyledi. İşte Albus kadar zeki ve yetenekli biriydi; ve böylece Albus ve Gellert anında en iyi arkadaşlar oldular; özellikle de büyücüler ve muggle'larla ilgili ortak büyülü eşitlik takıntısından dolayı. Ariana, yeni bir gizli büyücülük düzeni planladığı için, Uluslararası Büyücülük Gizliliği Yasasını sona erdirmek ve her iki dünyanın kalıcı bir uyum içinde birlikte yaşadığı küresel bir monarşi yaratmak istediği için ihmal edildi. Bundan birkaç hafta sonra Aberforth, Grindelwald'ı kızdıran kız kardeşine yaptıkları muameleyle ilgili ikisiyle yüzleşti. Bir tartışma çıktı ve Grindelwald, Aberforth'u Cruciatus Laneti'ne tabi tuttu. Albus, Grindelwald'ı durdurmaya çalıştı ve üç çocuk şiddetli bir şekilde düelloya başladı. Lanetler durduğunda, Ariana bilinmeyen bir el tarafından ölmüştü.
Ariana tablosunu terk ediyor
Aberforth daha sonra Harry'ye saklanmasını söyledi, ama Harry savaşta bazen daha büyük iyiliği düşünmeniz gerektiğini biliyordu. Harry, Aberforth'a Albus'un ona Kim olduğunu-Bilirsin'i nasıl bitireceğini öğrettiğini ve başarılı oluncaya ya da ölene kadar devam edeceğini söyledi. Ayrıca Aberforth'a, Albus geçmişte ne yapmış ya da geçmişte olmuş olursa olsun, Harry'nin onu tanıdığı sırada olmadığını söyledi. Harry, Albus ile Aberforth arasında olanlarla ilgilenmediğini, Albus'u tüm kalbiyle ve ruhuyla sevdiğini söyledi ve ayrıca en çok ihtiyaç duyulduğu anda ümidi terk ettiği için Aberforth'u azarladı. Yeniden gençleşen ve Harry'nin cesaretinden ilham alan Aberforth, Ariana'nın portresine yaklaştı ve "Ne yapacağını biliyorsun" dedi. Kız gülümsedi ve arkasına boyanmış uzun bir tünel gibi görünen yerde yürüdü. Aberforth, Ölüm Yiyenlerin bilmediği, Hogwarts'a giden tek bir güvenli yol olduğunu söyledi.
Üçlü ve Neville Longbottom Domuz Kafasında
Boyanmış tünelin sonunda aniden küçük beyaz bir nokta belirdi ve şimdi Ariana onlara doğru yürüyordu, yanından başka birinin aksayarak gelmesiyle daha da büyüyordu. Resim duvarda bir kapı gibi öne doğru sallanıncaya kadar iki figür büyüdü ve gerçek bir tünele giriş ortaya çıktı. Tünelden şöminenin üzerine ağır bir şekilde yaralanmış ve dövülmüş bir Neville Longbottom geldi, Harry'yi görünce büyük bir heyecan kükreyen ve Harry'nin geleceğini bildiğini, çünkü sadece bir an meselesiydi. Neville, üçlüye Hogwarts'ın yeni kötü rejim altında büyük ölçüde değiştiğini anlattı.
Kaleye Girmek[]
"HARRY! Bu Potter, bu POTTER!"
- Üçlü, İhtiyaç Odasına girerek D.A. tarafından karşılanıyor.
Neville daha sonra Harry, Hermione ve Ron'u bir köşeyi dönüp bir kapıya çıkan dik bir merdivenden çıkardı. Harry takip ederken, Neville'in görünmeyen insanlara seslendiğini, Harry'nin gelişini duyurduğunu duydu ve o, Ron ve Hermione çok geçmeden yirmiden fazla kişi gibi görünen bir şey tarafından yutuldu, kucaklandı, sırtlarına dövüldü.
DA üyeleri 1 Mayıs 1998'de Harry'yi tekrar karşılıyor
Neville herkese sakinleşmelerini söyledi ve Harry onların tavandan çok renkli hamakların dizildiği devasa bir odada olduklarını gördü. Duvarlar parlak duvar halılarıyla kaplıydı: kırmızı üzerine işlenmiş altın Gryffindor aslanı; Hufflepuff'ın sarıya karşı duran siyah porsuğu; ve Ravenclaw'un mavi üzerindeki bronz kartalı. Şişmiş kitaplıklar, duvarlara yaslanmış birkaç süpürge ve köşede büyük ahşap kasalı telsiz vardı. Neville, Dumbledore'un Ordusu geldikçe genişleyen İhtiyaç Odası'nda olduklarını açıkladı. Seamus Finnigan, üçlüye, ne Müdür Snape ne de Carrows’un içeri giremediği için D.A.’nı yaklaşık iki haftadır orada saklandığını söyledi. Yiyecekler odanın sağlayamadığı birkaç şeyden biri olduğu için, öğrenciler acıktıkça bara geçiş ortaya çıktı. Oda ihtiyaç duydukça daha fazla hamak yapmaya devam etti. Harry, her ikisi de Patil, Terry Boot, Ernie Macmillan, Anthony Goldstein ve Michael Corner olan Lavender Brown'u tanıdı.
Grubun lideri olan Neville, Hermione'nin beşinci yılında büyülediği Galleon'ları, D.A.'nın tamamını geri çağırmak için kullandığını söyledi ve tabii ki Weasley ikizleri gibi geçmiş D.A. üyeleri, Domuz Kafasındaki tünelden gelmeye başladılar.
Harry ve Dumbledore'un Ordusu, Hogwarts'taki Ölüm Yiyen rejimini devirmeye hazırlanıyor
Neville, bazılarına Hogwarts'a dönüp dövüşmek ve Harry'nin ihtiyacı olan her şeyi bulmasına yardım etmek için dönme zamanının geldiğini söylemişti. Harry ona ne kadar sadık olduklarını anlayınca, onlara Voldemort'un Hogwarts'a gitmek üzere olduğunu ve Harry'nin kalede bir şey bulması gerektiğini söyleyerek yardımı kabul etti. Rowena Ravenclaw ile ilgili eserler sorulduğunda, Harry'ye kayıp tacını anlattı ve Voldemort'un Hortkuluk için kullanacağı şeyin neredeyse kesin olduğuna karar verdi.
Harry ve Luna, Ravenclaw Kulesi'ne giriyor
Luna Lovegood, Harry'yi Ravenclaw Ortak Salonuna tacı takan Rowena'nın heykelini görmesi için götürdü, böylece ne arayacağını biliyordu. Luna tarafından sersemletilmeden önce kolundaki Karanlık İşaret aracılığıyla Voldemort'u çağıran Alecto Carrow tarafından yakalandılar. Amycus Carrow ve Profesör McGonagall daha sonra odaya geldi. Amycus, Alecto'nun (görünüşte gereksiz) Voldemort'u çağırmasını öğrencileri suçlamaya karar verdi. McGonagall, öğrencilerini tehlikeye atmasına izin vermeyi reddetti ve öfkeyle yüzüne tükürmesine neden oldu. Öfkeli Harry, Cruciatus Laneti'ni ona uygulayarak kendisini McGonagall'a ifşa etti.
Severus Snape'in Devrilmesi[]
Ana makale: Severus Snape'in devrilmesi
"Hayır! Artık Hogwarts'ta cinayet işlemeyeceksin!"
-Filius Flitwick düelloya katılırken
McGonagall, diğer Bina Başkanlarını çağırmak için üç Patronus kedi habercisi gönderdi ve Harry ve Luna'nın onu yakından takip ettiği Büyük Salon'a doğru yola çıktı. Ravenclaw Kulesi'nden aşağı doğru yürürken, salonda Müdür Snape ile karşılaştılar. Sürekli gözlerini etrafa çevirdi, belki de Harry'nin yakınlarda olduğundan şüpheleniyordu. Orada ne yaptığı sorulduğunda McGonagall bir rahatsızlık duyduğunu iddia etti. Harry hakkında sorulduğunda kaçıyordu, sonra asasını havaya doğru kesti. Snape, daha hızlı, çekiciliğini bozdu. Daha sonra asasını duvardaki bir meşaleye salladı ve desteğinden fırlamasını sağladı.
Minerva McGonagall, savaş başlamadan önce Severus Snape ile düello yapıyor
Alevler, koridoru dolduran ve Snape'de kement gibi uçan bir ateş çemberi oldu. Snape, alçalan alevleri, McGonagall'ın duman için üflediği ve kendisine yöneldiği bir hançer sürüsüne dönüştüğü büyük bir kara yılana çevirdi. Müdür önüne, hançerlerin yankılanan klanlarla battığı bir zırh takımı çekti.
Filius Flitwick ve Pomona Sprout, geride kalan öfkeli bir Slughorn ile McGonagall'ın yardımına koştu. Flitwick asasını kaldırdı ve zırh takımını büyüleyerek Snape'e onu ezerek saldırttı. Sayıca üstün olan Snape, zırh takımını saldırganlara karşı geri gönderdi ve gürültülü bir çarpmanın duyulduğu ıssız bir sınıfa fırladı. McGonagall peşinden "Korkak!" diye bağırdı. Gizlenmemiş olan Harry ve Luna içeri koşarak Snape'in camdan jet siyahı bir duman akışı şeklinde dışarı atlayarak kaçtığını buldular.
Harry, Snape'in kesinlikle öldüğünü düşündü, ama McGonagall acı bir şekilde, Dumbledore'un aksine Snape'in bir asası olduğunu ve ustası Voldemort'tan birkaç numara öğrendiğini söyledi. Harry okul arazisinde süzülen büyük, yarasa benzeri bir figür gördü. Harry tekrar Voldemort'un zihnine girdi ve Inferi dolu bir göl gördü. Voldemort, ölümcül bir öfkeyle tekneden atlayarak Hogwarts'a doğru yola çıktı.
Savaş İçin Hazırlıklar[]
"Hogwarts tehdit altında! Sınırlara geçin, bizi koruyun, okulumuza karşı görevinizi yapın!"
—Minerva McGonagall, okulu korumak için zırhlara komuta ediyor
Kalenin etrafına yerleştirilen güçlü koruyucu büyüler
McGonagall daha sonra öğrencilerin Büyük Salon'a getirilmelerini emretti. Orada, McGonagall ve Kingsley Shacklebolt, kavga edecek yaştaki öğrencilerin isterlerse kalabileceklerini, daha genç öğrencilerin ise Domuz Kafasından geçerek Poppy Pomfrey ve Argus Filch tarafından tahliye edileceğini duyurdu. Profesörler, Voldemort'u savuşturmak için Hogwarts'a savunma büyüleri koydular ve büyü yaptılar, ancak hepsi ne tür bir koruma sağlarlarsa sağlasınlar, Voldemort'un sonunda ona nüfuz edeceğini biliyorlardı. Hogwarts Kalesi güçlendirilirken Harry, Flitwick'e Ravenclaw'ın tacını sordu, ama Flitwick ona "canlı hafızada" görülmediğini söyledi. Bu arada McGonagall, kaleyi savunmaya yardımcı olmak için okulun heykellerini ve zırhlarını büyüledi ve Filch'e, savunmaya yardımcı olması için Poltergeist Peeves'i çağırmasını emretti.
Minerva, zırh takımlarına Hogwarts'ı savunmalarını söylüyor
Harry ve Luna, İhtiyaç Odası'na döndüklerinde, Kingsley Shacklebolt, Remus Lupin, Oliver Wood, Katie Bell, Angelina Johnson, Alicia Spinnet, Bill Weasley, Fleur Delacour, Arthur Weasley ve Molly Weasley dahil olmak üzere daha fazla insanın geldiğini keşfettiler. Fred Weasley, Dumbledore'un Ordusunu uyardı ve onlar da Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nı çağırdı. Daha genç öğrenciler tahliye edilirken, savaşmaya yardım etmek isteyen reşit olmayan Ginny Weasley hakkında bir tartışma çıktı. Annesi sonunda, Ginny'nin İhtiyaç Odası'nda kalması halinde Hogwarts'ta kalmasına izin verme noktasına izin verdi. Weasley'lerin birbirlerinden uzaklaşan oğlu Percy aniden geldi ve onları desteklemediği için ailesinden yüksek sesle özür diledi; Weasley'ler onu hemen affetti. Harry etrafına bakınca Ron ve Hermione'nin nerede olduğunu merak etti. Ginny ona banyoyla ilgili bir işle uğraştıklarını söyleyerek Harry'yi şaşırttı.
Kalenin önüne yerleştirilmiş başkalaşım zırhları
Zümrüdüanka Yoldaşlığı ve profesörler bir savaş planı üzerinde anlaştılar ve gruplara ayrılmaya başladılar. Yaklaşan savaşta gerilim artarken, Harry endişeyle odayı hala kayıp olan Ron ve Hermione'yi aradı.
Savaşın İlk Yarısı[]
Voldemort'un Ültimatomu[]
Kingsley Shacklebolt: "Gece yarısına kadar sadece yarım saatimiz var, bu yüzden hızlı hareket etmemiz gerekiyor! Hogwarts'ın öğretmenleri ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı arasında bir savaş planı kararlaştırıldı. Profesörler Flitwick, Sprout ve McGonagall alacak En yüksek üç Kule'ye kadar savaşçı grupları - Ravenclaw, Astronomy ve Gryffindor - iyi bir genel bakışa sahip olacakları, büyü yapabilecekleri mükemmel konumlara sahip olacaklar. Bu arada Remus, Arthur ve ben grupları sahaya alacağız. Biz ' Okula geçiş yollarının girişlerini savunacak birine ihtiyacım olacak - "
Fred Weasley: "Bizim için bir iş gibi geliyor."
Kingsley Shacklebolt: "Pekala, liderler buraya gelin ve birlikleri böleceğiz!"
- Hogwarts'ın savunmasını yöneten Kingsley Shacklebolt
Pansy Parkinson, öğrencileri Harry'yi Voldemort'a teslim etmeye çağırıyor
Aniden, Voldemort'un büyülü bir şekilde yükselen sesi koridordan geçti ve tüm Hogwarts ve Hogsmeade boyunca duyuldu. Voldemort okula, Harry'yi gece yarısına kadar teslim ederlerse, okuldaki hiç kimsenin zarar görmeyeceğini bildirdi. Harry'yi gören Pansy Parkinson ayağa kalktı ve birinin onu yakalaması için çığlık attı; Gryffindor Binasının tamamı bir yığın halinde yükseldi, hemen ardından tüm Ravenclaw ve Hufflepuff onları izledi ve biri asalarını çekerken Harry için savaşma isteklerini gösteriyordu. Profesör McGonagall, tüm Slytherin binası, diğer Binaların da Domuz Kafasından geçerek tahliye edileceğini açıkladı, ancak yaşlılar isterlerse kalabilirlerdi; Slytherin kalmamış olmasına rağmen, birkaç eski Ravenclaw, Hufflepuff'ın dörtte biri ve Gryffindor'un yarısı savaşmaya devam etti. Profesör McGonagall'ın sorduğu Harry, Hortkuluk'u aramak için yeniden yola çıktı. Boş bir koridordan aşağı inerken paniğe kapıldı - Hortkuluk'u nerede arayacağına veya Ron ve Hermione'nin nerede olduğuna dair hiçbir fikri yoktu. Her ne kadar reşit olmayanlar tahliye edilecek olsa da, her ikisi de 16 yaşındaki tanınmış iki öğrenci Colin Creevey ve Ginny Weasley, emredilen tahliyeye doğrudan meydan okuyarak gizlice savaş alanına geri döndüler.
Quidditch sahası, Hogwarts Savaşı sırasında Ölüm Yiyenler tarafından yok edildi.
Hogwarts'ın savunucuları, Harry'nin Ravenclaw'ın nesnesini aramasını bitirebilmesi için Voldemort'u durdurmaya hazırlanırken, Ölüm Yiyenler kaleye saldırılar başlattı, ancak girmeleri engellendi. Hogwarts savunucuları, bir dizi taktik kullanarak Ölüm Yiyenleri savuşturmayı başardılar: Profesör Sprout ve Neville, seralardan gelen tehlikeli bitkileri Ölüm Yiyenlere karşı duvarlarda lobi yapmak, Devil's Snare, Venomous Tentaculas ve Snargaluff podlarının yanı sıra büyülü zırh ve asa düelloları gibi tehlikeli bitkileri kullanmayı planladı. Tüm kale, Ölüm Yiyenlerin uğursuz büyülerinin gücüyle sarsıldı ve Harry, Aberforth Dumbledore ve Rubeus Hagrid, domuz köpeği Fang ve dev üvey kardeşi Grawp ile bir araya geldi ve Kaleyi Ölüm Yiyenlere karşı savunmaya katıldılar. Düello sırasında, Sir Cadogan'ınki de dahil olmak üzere duvarlardaki portreler, kalenin diğer yerlerinden haberler çığlık atarak ya da savaşçıları cesaretlendirerek tuvalleri arasında koştu.
Tahta Köprüde Çatışma[]
Ana makale: Ahşap Köprüde Çatışma
"Evet, sen ve kimin ordusu?"
—Neville Longbottom, Snatchers ile alay ediyor
Ginny ve diğer öğrenciler Tahta Köprü'nün altında Neville'in patlamasından sağ çıkıp çıkmadığını görmek için bekliyorlar.
Scabior, artık kırılan korumaları geçmenin güvenli olup olmadığını test ettikten sonra, Snatchers Tahta Köprü'ye hücum etti. Neville, Saat Kulesi Avlusu'na koşarken, Tahta Köprü'nün Güneş Saati Bahçesi tarafında büyük bir patlama oluşturan ahşap kirişlere geri dönen bir büyü yapmadan önce kısa bir süre Scabior ile düello yaptı.
Snatchers aşağıdaki vadiye düşerken Neville, Ginny Weasley, Seamus Finnigan, Cho Chang, Ernie Macmillan, Leanne, Padma Patil ve Nigel Wolpert ona yardım etmeyi başardığında sağlam ahşap kirişlere tutundular.
Viyadükte Saldırı[]
Ana makale: Viyadükte Saldırı
"İÇERİ GİRİN! Siper alın! SİPER ALIN!"
- Kaleyi çevreleyen koruma kırıldı
Devler Viyadük'e doğru ilerlerken, Viyadük Avlusu, Ölüm Yiyenlerin lanetlerinin ateşi altında kaldı ve manastırın çoğunu patlattı. Zırh kıyafetleri, Viyadük'teki devlere karşı mücadele ederek birinci kata çıkmayı başardı, ancak onlar da Ölüm Yiyen ateşi altına girdi.
Bu saldırı sırasında iki dev öldü, biri Profesör Sprout tarafından yerleştirilen Devil's Snare sarmaşıklarıyla boğuldu ve diğeri zırhlı giysilere düştü.
Dörtlü Siperlerde Çatışma[]
Ana makalee: Dörtlü siperlerde çatışma
Arthur Weasley ve Kingsley, Quad siperlerinde Ölüm Yiyenlerle düello yapıyor
Devler, Viyadük'te karşılıklı takımlarıyla mücadele eden, Ölüm Yiyenler Viyadük Avlusu'na ve Dörtlü'nün etrafındaki siperlerine lanetler yollamaya başladı.
Yıkılan siperlerin bir parçası olarak, bir Ölüm Yiyen, Zümrüdüanka Yoldaşlığı üyelerinin büyüleri hedeflediği podyum setine Cisimlenmeyi başardı. Ölüm Yiyen bir Öldüren Lanet'i yolladı, bir büyücüyü öldürdü ve ardından ikisini savaşta kilitleyen kırmızı bir büyü ile karşılık veren Arthur Weasley'e bir başkasını ateşledi.
Başka bir kel Ölüm Yiyen (muhtemelen Jugson) pencerelerden birinden Cisimlenmeye, Kingsley Shacklebolt tarafından fark edildi, ona momentumu tersine çeviren bir büyü ile vurarak onu ölümüne durdurdu ve sonra tekrar ölümüne uçurdu.
Diadem’in Aranması[]
"Tacı çaldım. Kendimi daha zeki, annemden daha önemli kılmaya çalıştım. Onunla kaçtım. Annem, dediklerine göre, tacın gittiğini asla kabul etmedi, ancak hala elinde olduğunu iddia etti. Kaybını, korkunç ihanetimi, Hogwarts'ın diğer kurucularından bile gizledi. "
—Helena Ravenclaw geçmişini anlatıyor
Gri Leydi veya Helena Ravenclaw, Ravenclaw Binasının Hayaleti Harry ile
Savaş devam ederken Harry, Ravenclaw ile ilgili Hortkuluk'un olası yerlerini düşündü. Ravenclaw'la ortak olan herkes Kayıp Diadem'di ama kimse yaşayan anılarda tacı görmemişti. Bu düşünce üzerine Harry, herkesten çok daha uzun süredir ortalıkta oldukları için bir hayalete sormaya karar verdi. Harry Neredeyse Kafasız Nick'i buldu ve ona Ravenclaw evi hayaletini nerede bulabileceğini sordu. Nick, Harry'nin yardımını istemediğine biraz sinirlendi, Nick Gri Hanım'ı işaret etti ve Harry sonunda onu aradı, buluğunda da taç hakkında bir şey bilip bilmediğini sordu. Güvenini kazandıktan sonra, hayatı boyunca Rowena Ravenclaw'ın kızı Helena olduğunu ve kendini daha akıllı yapmak için annesinden tacı çaldığını açıkladı.
Ölüm Yiyenler Hogwarts'a saldırır ve Voldemort kalkanı kırar
Tacı Arnavutluk'ta bir ormandaki içi boş bir ağaçta sakladığını açıkladı ve utançla bunu yıllar önce başka bir öğrenciye anlattığını itiraf etti. Harry, özel olarak, Gri Leydi'nin Tom Riddle'ın büyüsüne kapılan pek çok kişiden biri olduğunu düşündü. Harry, Voldemort'un Arnavutluk'ta tacı bulduğunu bir araya getirdi ve Dumbledore'dan Karanlık Sanatlara Karşı Savunma işini istediği gece saklaması için Hogwarts'a geri getirdi. Harry daha sonra Voldemort'un tek başına çalıştığını ve Hogwarts'ın İhtiyaç Odası'nın sırrını keşfettiğini düşünecek kadar kibirli olabileceğini hatırladı. Harry, Voldemort'un Kayıp Diadem'i oraya sakladığını hemen anladı.
Hermione Granger ve Ron Weasley, Sırlar Odası'nda Helga Hufflepuff'ın Kupasını yok etmeye hazırlanıyor
İhtiyaç Odasına geri dönen Harry, Ron ve Hermione'yi orada buldu. Ron'un, Harry'nin Locket Horcrux'u açmak için yaptığı Çataldil dilini taklit ederek Sırlar Odası'nı açtığını söylediler, ve Hermione birkaç Basilisk dişini kurtardı, bunlardan birini Hortkuluklardan biri olan Helga Hufflepuff's Cup'ı yok etmek için kullandı ve diğerlerini buldukları gelecekteki Hortkulukları yok etmek için kurtardı. Yeniden bir araya gelen üçlü, Hortkuluk'u aramak için İhtiyaç Odası'na gitti.
Ginny, Tonks ve Domuz Kafasına giden tüneli mühürleyen Bayan Longbottom (Neville'in büyükannesi) ile birlikte içerideydi. Üç kadın, Üçlünün İhtiyaç Odası'nın ayarını değiştirmesi için kısa süre sonra savaşa katılmak üzere ayrıldı. Ron, ev cinlerini uyarmak istediğini söylediğinde, çok mutlu bir Hermione kendisini Ron'un kollarına atarak onu öptü. Ron da onu geri öptü ve konuşulmayan duyguları sonunda paylaştılar. Üçlü daha sonra, Harry'nin Voldemort'un diademi yerleştirdiği çöp deposu olarak yeniden açtığı İhtiyaç Odası'na girdi.
İhtiyaç Odası[]
Ana makale: İhtiyaç Odasında Çatışma
"Bu normal bir ateş değildi; Crabbe, Harry'nin bilmediği bir lanet kullanmıştı: Bir köşeyi döndüklerinde alevler, sanki canlı, bilinçli ve onları öldürmek niyetindeymiş gibi onları kovalıyordu. Şimdi ateş mutasyon geçiriyordu, devasa bir ateşli canavarlar paketi: Alevli yılanlar, chimaera'lar ve ejderhalar yükseldi ve düştü ve yeniden yükseldi, ve beslendikleri yüzyılların tortusu, havada sivri ağızlarına atıldı, cehennem tarafından tüketilmeden önce, pençeli ayakları üzerine fırlatıldı."
- Vincent Crabbe'nin yarattığı Fiendfyre'ın açıklaması
Hermione Granger ve Ron Weasley yükselen alevlerden kaçıyor
Harry, Ron ve Hermione, gizli nesnelerin höyükleri içinde tacı aramak için ayrıldılar. Ancak Harry bulduğunda, Draco Malfoy ve yardımcıları Vincent Crabbe ve Gregory Goyle tarafından köşeye sıkıştırıldı. Şiddetli bir düello patlak verdi; Hermione, Harry ve düşmanlarını buldu ve Crabbe'ye bir Sersemletici Büyü fırlattı tabii Malfoy onu yoldan çekmeseydi ona çarpacaktı, ve Crabbe sonrasında, Hermione'nin kaçtığı bir Öldüren Laneti ona yollayarak karşılık verdi. Crabbe'nin gerçekten cinayete teşebbüs etmesinden dolayı çileden çıkan Harry, Crabbe'ye bir Sersemletme Büyüsü fırlattı ve Ron'a ikinci bir Öldüren Laneti ateşlemeden önce Malfoy'un asasını yanlışlıkla elinden düşürdü ve Goyle, Harry tarafından Silahsızlandırılırken ve Hermione tarafından Sersemletilirken öfkeyle takip etti. Onları yok etmeye çalışan Crabbe, Fiendfyre'ı serbest bırakarak odayı ateşe verdi. Alevler odadaki birçok nesneyi yakmaya başladı.
Lanetli ateş tüm odayı tüketirken, Crabbe alevler arasında kayboldu, şimdi alevler üzerinde hiçbir kontrolü olmadığı için korkmuş görünüyordu. Harry bazı eski süpürgeleri gördü ve yangından kaçmak için onlara el koydu. Yine de ayrılırken, Harry, Malfoy'u ve hala bilinci yerinde olmayan Goyle'u gördü ve onları kurtardı. Sonra Fiendfyre tarafından fırlatılan tacı gördü ve onu da yakaladı, sonra kapıya yöneldi. Cehennem tarafından öldürülmeyi kıl payı kaçırdılar ve odadan çıktıktan sonra koridorda yere yığıldılar. Koridora uçarlarken kapı arkalarından çarparak kapandı ve gözden kayboldu. Şimdi yere inmiş olan Harry, diadem ince bir çığlık atıp ardından elinde parçalanırken pnu izledi. Hermione daha sonra Fiendfyre'ın Hortkulukları yok edebilecek birkaç şeyden biri olduğunu söyledi.
Aberforth, Hogwarts Savaşı sırasında Leanne, Ginny, Padma, Romilda, Seamus ve Katie ile birlikte
Harry, gece yarısı olduğunu fark etti ve Voldemort'un güçleri kalenin sınırlarını aşmıştı. Yasak Orman'a dayanan Ölüm Yiyenler çok sayıda ortaya çıktı. Lanetler, büyücüler her yöne uçtu, gökyüzünü yeşil ve kırmızı renkte aydınlattı. Draco ve Goyle savaşta kayboldu ve üçlü, çok sayıda düello yapan cadı ve büyücüyle karşılaştı.
Üçlüye Fred Weasley ve Percy Weasley katıldı ve her biri ayrı bir Ölüm Yiyen ile düello yaptı. Percy'nin düello yaptığı Ölüm Yiyen'in kapüşonu kaydı ve rakibinin Ölüm Yiyenlerin Imperius Laneti altında Sihir Bakanı olan Pius Thicknesse olduğunu ortaya çıkardı ve Percy ona bir deniz kestanesi uğursuzluğu ile vurarak istifasını düşünmesini söyledi. Fred'in rakibi üç ayrı Sersemletme Büyüsü altında çöktü. Ancak tehlikenin uzaklaştığı an, büyük bir patlamanın kalenin bir yanını patlatarak duvarı paramparça etmesiyle sona erdi. Harry ve Hermione ne olduğunu görmek için enkazın içinden geçerken, Fred'in öldüğünü dehşetle anladılar. Fred'in vücudunu daha fazla zarar veya saygısızlıktan korumaya çalışan Harry ve Percy, vücudunu bir yarığın içine tıktılar ve Percy, Ölüm Yiyen Augustus Rookwood'un peşinden koşarak onları savaşta bıraktı.
Bağıran Barakaya Ulaşmak[]
Hermione Granger: "Beni dinle - RON DİNLE!"
Ron Weasley: "Yardım etmek istiyorum - Ölüm Yiyenleri öldürmek istiyorum -"
Hermione Granger: "Ron, bunu bitirebilecek tek kişi biziz! Lütfen - Ron - yılana ihtiyacımız var, yılanı öldürmeliyiz! [...] Savaşacağız! yılana ulaşmak için! Ama şimdi yapmamız gereken şeyi gözden kaçırmayalım! Bunu bitirebilecek tek kişi biziz! "
- Hermione Ron'u üçlünün görevini unutmamaya çağırıyor
Akromantulalar savaşa abartılı bir şekilde katılıyor
Üçlü ve Percy, Fred'in öldürülmesi ihtimaline karşı dehşet içinde dururken, okulun yan tarafına üflenen delikten bir ceset düştükten sonra karanlıktan onlara daha fazla lanet geldi. Harry, Ron ve Hermione, Percy'nin ölü kardeşine sarılmayı bırakıp tehlikeden kurtulmalarını sağlamaya çalışırken, bir Acromantula (Aragog'un torunlarından biri) duvardaki devasa delikten tırmanmaya çalışıyordu ama Ron ve Harry onu birleşik bir büyü ile geriye doğru patlattı. Ancak, Ölüm Yiyenler tarafından Yasak Orman'dan çıkarılan ve onu üs olarak kullanmaya karar veren daha fazla örümcek binanın yan tarafına tırmanıyordu.
Harry, kendisinin ve Nagini'nin nerede olduğunu görmek için Hermione'nin talimatları ile Voldemort'un zihnine baktı. Harry daha sonra Bağıran Barakada olduğunu, savaşmadığını keşfetti ve Lucius Malfoy'a Severus Snape'i bulup kulübeye getirmesini emretti.
Harry, Ron ve Hermione Mermer Merdivenlerden aşağı doğru koşuyor
Harry, Voldemort'un zihninden geri çekilerek, diğer ikisine ne gördüğünü bildirdi ve ikisi, Nagini'yi öldürmek için kulübeye kimin gitmesi gerektiğine karar verdi. Bir anlaşmaya gelmeden önce, üzerinde durdukları merdivenin tepesindeki duvar halısı maskeli iki Ölüm Yiyen tarafından yırtılarak açıldı. Hermione Glisseo'ya bağırarak merdivenlerin düzleşerek bir oluğa dönüşmesine neden oldu. Harry, Ron ve Hermione hızla aşağıya fırladılar, alttaki duvar halısının içinden geçtiler ve karşı duvara çarptılar. Ölüm Yiyenler arkalarından hızla ilerlerken, Hermione Sertleştirme Büyüsünü yaptı ve duvar halısının taşa dönüşmesine ve Ölüm Yiyenlerin ona vururken buruşmasına neden oldu. Döndüler ve Profesör McGonagall'ın bir grup büyülü masanın önünden dörtnala geçip "HÜCUM" çığlığıyla savaş emrini verdiğini gördüler. Üçü Görünmezlik Pelerini'ni giydi ve bir sonraki merdivenden aşağı koştu.
Üçlü, görünmez, kendilerini düellocularla, maskeli ve maskesiz Ölüm Yiyenler ile öğrenciler ve öğretmenlerle savaşan bir koridorda buldu. Parvati Patil, Travers'la savaşırken Dean Thomas, Antonin Dolohov ile karşı karşıya geldi. Harry, Ron ve Hermione yardıma hazır bir şekilde hazır dururken, Peeves, başları kıvrılan yeşil yumrularla dolu Ölüm Yiyenlere Snargaluff kapsüllerini düşürerek onlara yaklaştı. Bununla birlikte, bazı sümüksü yeşil kökler Pelerin'e Ron'un başına çarptı ve yumruların havada asılı kaldığını gören bir Ölüm Yiyen, arkadaşlarına görünmez bir kişi olduğunu bildirdi. Dean, geçici dikkat dağıtmayı kullanarak, Ölüm Yiyen'e Sersemletici bir Büyü yaptı ve Dolohov, tepki veremeden Parvati tarafından ona bir Tüm Vücut Bağlama Laneti attı.
Dövüşçülerin arasından sıyrılan Harry, Ron ve Hermione, Draco Malfoy'u yukarı inişte bir Ölüm Yiyen'e yanlarında olduğunu yalvarırken gördü. Harry Ölüm Yiyeni Şaşırttı ve Ron Pelerin altından Draco'yu yumrukladı ve bunun onu o akşam ikinci kez kurtardıkları yorumunu yaptı. Merdivenlerin her yerinde ve giriş holünde daha fazla düellocu vardı: Yaxley, Filius Flitwick'le savaşırken ön kapılara yakındı ve hemen yanında Kingsley Shacklebolt ile düello yapan maskeli bir Ölüm Yiyen vardı. Harry, maskeli Ölüm Yiyen'e bir Sersemletici Büyü yönetti, ancak kaçırdı ve Ölüm Yiyenlere mutlu bir şekilde saldırmaya başlayan kucak dolusu Zehirli Tentacula ile ortaya çıkan Neville Longbottom'u neredeyse vuruyordu.
Greyback vahşice saldırıyor ve Lavender Brown'u öldürüyor
Harry, Ron ve Hermione Mermer Merdiven'den aşağı inerken, Slytherin'in bina puanlarını kaydetmek için kullanılan kum saati paramparça oldu ve zümrütleri her yere döküldü. Bu anda, iki ceset yukarıdan balkondan düştü ve Fenrir Greyback, dişlerini gömmek için düşmüş olanlardan birine doğru hızla ilerledi. Hermione onu Lavender Brown'dan geriye doğru fırlattı ve ayağa kalkmak için mücadele ederken, tenis servisi benzeri bir hareketle pencereden bir tane daha atan Profesör Trelawney tarafından atılan kristal bir topla kafasına vuruldu.
Voldemort'un devlerinden biri avlu savaşına katılıyor
O anda, ön kapılar patladı ve devasa örümcekler zorla içeri girdi. Devasa örümcekleri görünce paniğe kapılan düellocular, savaşa girdiler ve geçici müttefikler, örümcek yığınlarına hem öldürücü hem de öldürücü olmayan büyüler yaptılar. Hagrid, insanlara onlara zarar vermemeleri için bağırarak örümceklere gitti ve örümcekler onlara ateşlenen büyülerden uzaklaşırken aralarında kayboldu. Harry peşinden koşarken, anıtsal bir ayak Harry'yi neredeyse eziyordu. Yukarı baktığında, yirmi fit yüksekliğindeki bir deve ait olduğunu gördü ve üstteki pencereden bir yumruk atmaya başladı. Grawp köşeden sallanarak geldi ve iki dev vahşice birbirlerine saldırdılar.
Savaşan Ruh Emiciler ve savaşan Hogwarts savunucuları
Üçlü devlerden kaçtı ve ormanın yarısına geldiklerinde, Yüz Ruh Emici ilerledikçe Harry'nin mutluluğunu emerek onlara doğru süzüldü; Hermione ve Ron'un Patronusları titredi ve öldü. Son dokuz ayda çaresizlikle dolu olan Harry, Fred'in kaybıyla birlikte onları da beraberinde getirmişti, Harry neredeyse Ruh Emici Öpücüğü ile gelecek unutulmayı memnuniyetle karşıladı, ama bir gümüş tavşan, bir yaban domuzu ve tilki geçip Ruh Emicilerin yaklaşımını engelledi. Luna Lovegood, Ernie Macmillan ve Seamus Finnigan onları kurtarmak için gelmişti. Harry, ona şimdiye kadar mal olduğu en büyük çabayla, geyik Patronus'u yaratmayı başardı ve Ruh Emiciler ciddi bir şekilde dağıldılar.
Yaklaşan Ölüm Yiyenler saldırısından kaçan öğrenciler ve öğretmenler
Üçlü, yılanı yok etmenin ve Voldemort'u yenmenin onu bitirmenin tek yolu olduğunu bilerek, Barakanın girişi olan Şamarcı Söğüt’e koştu. Üçlü, koşarken nefes nefese ağaca ulaştı ve arkadaki dalları felç edecek tek düğümü bulmaya çalıştı. Ron, yardımını kullanabilecekleri zaman Crookshanks'ın nerede olduğunu merak etti ama Hermione ona bir büyücü olduğunu hatırlattı. Bu yüzden, bir dalın uçmasına ve köklerin yakınındaki yere dokunmasına neden olmak için bir Havaya Yükselme Büyüsü kullandı ve dalların kıvrılmasını anında durdurdu. Harry, Ron ve Hermione'yi tam olarak Voldemort'un gitmesini beklediği yere götürmekle ilgili ikinci düşüncelere sahip olsa da, ileriye giden tek yolun yılanı öldürmek olduğunu anladı, üçlü, Bağıran Barakaya giden gizli gizli geçit boyunca ilerledi.
Snape'in Ölümü[]
"Mürver Asa bana gerektiği gibi hizmet edemez, Severus, çünkü ben onun gerçek efendisi değilim. Mürver Asa, son sahibini öldüren büyücüye ait. Albus Dumbledore'u öldürdün. Sen yaşarken Severus, Mürver Asa gerçekten benim olamaz. "
- Voldemort, Snape'i öldürmeden kısa bir süre önce
Tünelin sonuna gelmeden önce, Harry Görünmezlik Pelerini'ni taktı ve yanan asasını söndürdü. Daha sonra, tüneli tıkayan bir sandık tarafından boğulan, tam önündeki odadan gelen sesler duydu. Harry sandık ve duvar arasındaki minik boşluktan, güvenliı ve gösterişli kafesinin içinde dolaşıp kıvrılan Nagini'yi ve bir asayla oynayan uzun parmaklı beyaz bir eli gördü.
Harry'nin çömeldiği yerden birkaç santim uzakta saklanan Snape, Voldemort'a kalenin direnişinin çökmekte olduğunu söyledi ve Voldemort, Snape'e kavgaya geri dönmesine gerek olmadığını söyledi. Snape, Potter'ı Bağıran Barakadaki Voldemort'a getirmeyi teklif etti, ancak Voldemort, Mürver Asa'nın sadece her zamanki sihrini gerçekleştirdiğini, sahip olduğu söylenen efsanevi ve olağanüstü güçleri açığa çıkarmadığını söyleyerek konuyu değiştirdi. Snape daha sonra savaşa dönmesi ve Potter'ı bulması için Voldemort'a yalvardı, ancak Voldemort, çocuğun kendisine geleceğini, çünkü kendisini teslim ederken arkadaşlarının onun için ölmesini izlemekten nefret edeceği için bunu durdurmanın tek yolu olduğunu söyledi. Voldemort, Ölüm Yiyenlerine talimatlarının tamamen açık olduğunu söyledi: Potter'ı canlı yakalayın. İstedikleri kadar arkadaşını öldürebilirlerse de çocuğu öldürmemeleri gerekir.
Snape, geri dönmek ve çocuğu Voldemort'a getirmek isteyerek itiraz etti, ancak Voldemort öfkeyle bir kez daha reddetti ve Snape'e Harry'yi öldürme emri verildiğinde neden her iki asanın, kendi asasının ve Lucius Malfoy'un asasının başarısız olduğunu sordu. Voldemort, Snape'e, asaların ikisi de başarısız olduktan sonra Mürver Asayı, Ölüm Çubuğu, Kaderin Asasını aradığını söyledi; Albus Dumbledore'un mezarından aldı. Snape, çocuğa tekrar gitmesi için yalvardı, ama Voldemort onu görmezden geldi ve Snape'e, Mürver Asanın neden olması gerektiği gibi olmayı reddettiğini merak ettiğini ve cevabın artık kendisine ait olduğuna inandığını söyledi.
Voldemort, Snape'e değerli ve sadık bir hizmetçi olduğunu ve yapması gerekenden pişman olduğunu söyledi. Voldemort, Snape'e, Mürver Asanın kendisine asanın gerçek efendisi olmadığı için düzgün hizmet edemeyeceğini, asanın son sahibini öldüren büyücüye ait olduğunu söyledi. Yanlışlıkla Snape'in Albus Dumbledore'u öldürdükten sonra asanın sadakatini kazandığına inanan Voldemort, Snape yaşarken Mürver Asanın asla kendisine ait olmayacağını tahmin etti. Böylece Voldemort, Voldemort'un Mürver Asa'nın gerçek efendisi olabilmesi için Snape'in ölmesi gerektiğine inanıyordu.
Nagini, Voldemort'un emriyle Snape'i öldürüyor
Snape durumu açıklamaya çalıştı ama Voldemort bitiremeden Mürver Asa ile havayı kaydırdı ve Nagini'nin kafesi havada yuvarlanmaya başladı. Koruyucu küre başını ve omuzlarını kaplarken Snape bağırdı. Voldemort hiçbir pişmanlık duymadan Nagini'ye Çataldil'de Snape'i öldürmesini emretti. Nagini'nin dişleri boynunu deldiğinde Snape çığlık attı. Asanın artık emrini tam olarak yerine getireceğine inanarak, yılanı tutan yıldızlı kafesi işaret etti ve boynundaki yaralardan fışkıran kanla yere yanlara düşen Snape'in üzerinden yukarı doğru sürüklenmesine neden oldu. Geriye bakmadan Voldemort, büyük koruyucu küresinde peşinden süzülen büyük yılanla odadan çıktı.
Voldemort, Nagini ile kulübeden ayrıldıktan sonra, Harry asasını sandığın görüşünü kapatarak, bir santim havaya kaldırıp yana doğru sürüklenmesini sağladı. Harry odaya girdi, ölen adama neden yaklaştığını bilmiyordu, Snape'in beyaz yüzünü görünce ve Snape boynundaki kanlı yarayı durdurmaya çalışırken ne hissedeceğini bilmiyordu. Harry, Görünmezlik Pelerini'ni çıkardı ve nefret ettiği adama baktı ve Snape'in kara gözleri Harry'yi görünce genişledi ve konuşmaya çalıştı. Harry ona eğilirken Snape, Harry'nin cüppesinin önünü yakaladı ve onu kendine çekti.
Zar zor hayatta olan Snape, Harry'ye "al" demişti ve bunu yaparken, ağzından, kulaklarından ve gözlerinden ne gaz ne de sıvı olan gümüşi-mavi parçacıklar fışkırıyordu. Hermione ince havadan kristal bir şişe çıkardı ve Harry asasıyla gümüşi maddeyi şişeye kaldırdı. Şişe dolduğunda, Snape'in Harry'nin cüppesine tutuşu gevşedi ve Harry'nin yeşil gözlerine bakmak istedi. Harry'nin yeşil gözleri Snape'in kara gözlerine bir anlığına baktı, Snape'in gözlerindeki bir şey kaybolmadan önce, Harry'nin cüppelerini tutan el yere düştü ve Snape öldü.
Bir Saatlik Ateşkes[]
"Bir saatiniz var. Ölülerinizi onurlu bir şekilde atın. Yaralılarınızı tedavi edin."
—Voldemort ateşkes ilan eder
Weasley ailesi, bir saatlik ateşkes sırasında Fred'in cesedi için yas tutuyor
Snape'in ölümünden kısa bir süre sonra, Lord Voldemort'un büyülü bir şekilde güçlendirilmiş sesi kale boyunca bir kez daha çınladı, Hogwarts'taki, Hogsmeade köyündeki herkesle ve özellikle Harry Potter ile konuştu ve ona teslim olması için bir saat verdi ve uymadığı takdirde herkesi öldürmekle tehdit etti. Daha sonra savunmacılar yeniden bir araya geldi ve yaralı ve ölülerin çoğu Büyük Salon'a taşındı; Profesör Trelawney ölen bir meslektaşının vücuduna hıçkırarak ağlarken, Madam Poppy Pomfrey ve Hemşire Wainscott yaralılarla ilgileniyordu. Harry ölenler arasında Fred Weasley, Remus Lupin ve Nymphadora Tonks'u gördü. Üçlü, bu sefil sahneye bir tünel aracılığıyla ulaştı.
Snape'in Anıları[]
"Başkasının zihnine kaçmak mübarek bir rahatlama olurdu. Snape'in bile ona bıraktığı hiçbir şey kendi düşüncelerinden daha kötü olamaz."
- Harry, Snape'in geçmişinin geri dönüşlerini görmeden önceki anlar.
Harry, bir saatlik ateşkes sırasında Snape'in anılarını görmek için Dumbledore'un Düşünseli'ni kullanıyor
Görmeye dayanamayan ve verdiği zarardan utanan Harry, okul müdürünün ofisine koştu, burada tüm portreler boştu ve Dumbledore'un Düşünselini buldu. Harry, Snape'in anılarını Düşünseline döktü ve kısaca kendi zihninden kaçmayı umarak, havzaya girdi. Kendini bir oyun parkında buldu. Harry'nin Snape olarak tanıdığı genç, küçük bir çocuk, küçük bir çalının arkasından iki kızı, Petunia ve Lily Evans'ı izliyordu. Lily, ablasına bazı garip numaralar gösterdikten sonra, büyü yaptığından habersiz, Snape ortaya çıkar ve Lily'ye onun bir cadı olduğunu söyler ve Petunia'yı bir Muggle olarak alaya alır. Cadı olarak adlandırıldığı için hakarete uğrayan Lily, öfkeli kız kardeşini takip ederek Snape'i acı bir şekilde hayal kırıklığına uğratır. Görünüşe göre bunu bir süredir planlıyordu ve istediği gibi gitmedi.
Snape, Lily'ye çocukken sihir ve büyücülük dünyasından bahsediyor
Sahne çözüldü ve yeni bir tanesine dönüştü: Snape, Lily'ye Hogwarts'tan ve Azkaban ve Ruh Emiciler dahil sihirden bahsetti. Lily, Snape'in ebeveynlerini sorduğunda, hala tartıştıklarını ve Snape'in mutsuz ev hayatını açığa çıkardıklarını söyledi. Petunia görünüp Snape'e hakaret ettiğinde, yukarıda bir ağaç dalı kırıldı ve üzerine düştü. Snape'i dalı kırmakla suçlayan Lily, onu perişan ve kafası karışmış halde bırakarak uzaklaşır. Sahne yeniden farklı bir anıya dönüştü. Snape, Harry'nin Snape'in annesi olarak tanıdığı ince, ekşi görünümlü bir kadının yanında Platform Dokuz ve Üç Çeyrek üzerinde duruyordu. Snape, Lily'nin ailesine bakıyordu. Petunia ve Lily tartışıyorlardı. Petunia, Lily'yi cadı olduğu için ucube olarak nitelendirdi ve Lily, Petunia'nın Profesör Dumbledore'a yazıp Hogwarts'a katılmak için kabul talebinde bulunduğunda böyle düşünmediğini söyledi. Utanan Petunia, Lily ve Snape'in odasına girip mektubunu okuduğunu fark etti. Onlara hakaret etmeye devam etti ve kötü şartlarda ayrıldılar ve kötü şartlarda kaldılar.
Snape, Lily'nin Gryffindor Binasına seçilmesini izliyor
Sahne bir kez daha yeniden değişti ve Hogwarts Ekspresi'nin içinde Snape, Lily ve iki çocuğun bulunduğu bir bölme bulur. Kız kardeşinin kırıcı sözlerinden dolayı üzgündü. Snape, onun sadece bir Muggle olduğunu söylemeye başladı, ancak bunun yerine görkemli bir şekilde sonunda Hogwarts'a gideceklerini açıkladı. Oğlanlardan biri olan genç James Potter, Slytherin'de olmasının daha iyi olduğunu söylediğinde, küçümseyerek arkadaşı Sirius Black'e, Slytherin'de olmaktansa gitmeyi ve Gryffindor'u tercih ettiğini söyler. Snape, kızgın Lily, Snape'den onu başka bir kompartımana kadar takip etmesini isteyene kadar, Sirius ve James'le tartıştı. Sahne sıralama töreni sırasında Hogwarts'ın Büyük Salonu'nda yeniden dağıldı. Lily, Snape'in dehşetine düşecek şekilde Gryffindor'a seçildi. Remus Lupin, Peter Pettigrew ve James Potter da Gryffindor'a seçildi ve Sirius Black'e katıldı. Son olarak Snape, Slytherin'e seçildi. Slytherin masasında, Başkan Lucius Malfoy'un sırtına bir yumruk atıyor.
Sahne, Lily ve Snape'in tartışmalarına dönüştü. Lily, Snape'in kiminle takıldığından nefret etmesine rağmen, özellikle Avery ve Mulciber adlarını vermesine rağmen, onların hala arkadaş olduklarını söyledi. Snape, James Potter ve arkadaşlarının neden olduğu sorundan bahsederek karşı çıkıyor ve Lupin'in de bir Kurt Adam olduğunu ima ediyor. Lily, James'i "kendini beğenmiş gıcık biri" olarak eleştirdiğinde Snape tatmin olunca kavga çözülür. Sahne altıncı kez değişir ve Harry'nin daha önce beşinci yılında Occlumency dersleri sırasında Snape'in Düşünce'sine göz attığında gördüğü hatıranın aynısıdır. Harry, bu anıya bir daha tanık olmayı umursamadan mesafesini biraz koruyor. Snape'in Lily'ye "Bulanık" diye bağırdığını duyduğunda biter. Gryffindor Kulesi'nin önündeki sahne gece saatine dönüşür. Snape, Lily'ye Bulanık dediği için pişmanlık duyuyordu ve onu görmeye gelmemiş olsaydı girişin dışında uyumakla tehdit etmişti. Derin, çaresiz özürlerine rağmen, öfkeli Lily Snape'den bıkmıştır ve onu affetmeyecektir ve Ölüm Yiyen hırsları olan arkadaşları olmasını onaylamaz. Onu terk eder ve sahne çözülür.
Dumbledore ofisinde Snape ile konuşuyor
Harry daha sonra Snape'in Sybill Trelawney tarafından yapılan kehaneti (ilk başta Lily ve ailesine atıfta bulunduğunu bilmeden) Voldemort'a açıkladığını öğrendi ve bunun gerçekleşmesini engellemek için Karalık Lord'u Potter'lara saldırmaya teşvik etti. Voldemort'tan Lily'yi bağışlamasını istemesine rağmen, hâlâ güvenliğinden korkan Snape, Dumbledore'a gitti ve Potter'ları koruması için ona yalvardı. Dumbledore, Fidelius Tılsımı altına yerleştirilmelerini kabul etti ve sağladı. Buna karşılık Snape, Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın Voldemort'a karşı yeniden ikiye katlanan bir ajanı oldu ve ihanetini ustasından gizlemek için Occlumency güçlerini kullandı. Snape, onu koruma çabalarına rağmen, Potterlar Gizli Muhafızları Peter Pettigrew tarafından ihanete uğradığında Lily'nin ölümünden sorumlu hissetti.
Sahne, Dumbledore'un ofisine geçti. Kederli Snape, başında korkunç görünümlü bir Dumbledore ile bir sandalyeye yığıldı. Snape, Dumbledore'un Lily ve ailesinin güvenliğini neden sağlayamadığını sordu, Dumbledore, Lily'nin hayatını kurtarmak için Voldemort'a güvendiği zamanki gibi yanlış kişiye inandıklarını söyledi. Oğlu Harry'nin hayatta kaldığını söyledi. Snape, Lily'le birlikte ölmüş olmayı diledi ve Dumbledore ona Lily'yi gerçekten sevdiyse, Voldemort döndüğünde Harry'yi korumaya yardım edeceğini söyledi. Snape gönülsüzce kabul etti ve Dumbledore'un asla James Potter'ın oğlunu koruduğunu kimseye söylemeyeceğine söz verdi.
Lily'nin cesedini tutan Snape
Snape'in anılarında Harry, Harry'nin annesine olan karşılıksız sevgisinden dolayı verdiği söz nedeniyle Dumbledore'a her zaman sadık olan Snape'in Dumbledore'un kendisine talimat verdiği bilgileri Voldemort'a besleyerek hayatı boyunca Voldemort'un en sadık teğmeni gibi davranırken, Harry'yi koruyan ve Ölüm Yiyenlerden Dumbledore bilgilerini besleyen tehlikeli bir ikili oyun oynuyordu. Ancak Snape, Dumbledore'dan Lily'ye olan derin sevgisinin (taraf değiştirme nedeni) bir sır olarak kalmasını istedi. Dumbledore kabul etti ve sırrı hayatının geri kalanında sakladı.
Albus Dumbledore, Marvolo Gaunt'ın Yüzüğü tarafından lanetlenmeden kısa bir süre önce
Snape'in anıları, Dumbledore'un, Harry'nin Hogwarts'taki altıncı yılının başlamasından önce, Voldemort'un Hortkuluklarından biri olan Marvolo Gaunt'ın yüzüğüne güçlü bir lanete maruz kaldığını ortaya çıkardı. Snape'in Karanlık Sanatlar hakkındaki bilgisi, lanetin yayılmasını yavaşlatmasına rağmen, lanet sonuçta Dumbledore'u bir yıl içinde öldürürdü. Dumbledore, Voldemort'un Draco'ya onu öldürme emrini verdiğinin farkında, Snape'den onun yerine çocuğun ruhunu korumak ve kendi başka türlü yavaş, acı veren ölümünü önlemek için onu öldürmesini istedi. Snape gönülsüz olsa da, böyle bir eylemin kendi ruhu üzerindeki etkisini sorsa bile, Dumbledore bu tür bir darbenin insan ruhuna cinayetle aynı şekilde zarar vermeyeceğini ima etti; Merhametle bir hayatı sona erdirmek farklıdır. Snape sonunda Müdürün istediği gibi yapmayı kabul etti ve bir plan oluşturuldu.
"Lily ... bunca zaman sonra mı?" "Her zaman."
Anılar, Albus Dumbledore'un Snape'e, Voldemort'un Nagini'yi sihirli bir şekilde koruduğu ve her zaman gözünün önünde tuttuğu bir zaman varsa, Snape daha sonra Harry'ye kendisinin Yedinci Hortkuluk olduğunu, yanlışlıkla Voldemort tarafından yaratıldığını ve Voldemort'un öldürülmesi için Harry'nin ölmesi gerektiğini söylemelidir. Snape kandırılmış, Dumbledore'un Lily'nin oğlunu sadece ölmesi için onu korumasına neden olduğu için üzgün hissetti. Dumbledore, Snape'in Harry'ye bakacak kadar büyüyüp büyümediğini sordu, ancak Snape bu olasılığı reddetti ve gümüş-beyaz bir geyik olan Patronus'unu üretti. Dumbledore Snape'e "Bunca zaman sonra mı?" diye sordu ve Snape buna "Her zaman" diye cevap verdi.
Snape'in davranışının diğer birçok detayı da bu anılarda ortaya çıktı: sahneler ayrıca Dumbledore'un portresinin Snape'e, Voldemort'un Snape'e güvenmesi için Harry'nin ayrılış tarihini Voldemort'a vermesi gerektiğini anlattığını gösteriyordu. Snape, Harry'nin gerçekten güvende olması için Çok Özlü İksiri kullanarak Potter tuzaklarını Mundungus Fletcher'a önermişti. Daha sonra, bir tavernada Mundungus ile yüz yüze görüşen Snape'in, birden fazla Potters kullanmayı önermek ve Snape'i görmeyi unutmak için Mundungus'ta bir Confundus Tılsımı kullandığı ve bu fikri ondan aldığı ortaya çıktı.
Sahne, Yedi Potters Savaşı sırasında geceleri bir süpürge sopasıyla süzülen Snape'e bir kez daha kaydı. İleride Lupin ve George Weasley, Harry kılığına girmiş. Snape, Lupin'i lanetlemesini önlemek için bir Ölüm Yiyen'e Sectumsempra'yı kullandı, ancak büyü ıskaladı ve onun yerine George'u vurarak kulağını kesti. Sahne yeniden Sirius'un 12 Grimmauld Place'deki odasına kaydı. Snape, Lily'nin Sirius'a yazdığı mektubu okurken ağladı. Lily'nin imzasını içeren ikinci sayfayı aldı ve onun ve Harry'nin resminden onun görüntüsünü çıkardı, sonra gitti.
Snape'in anısı, Doe Patronus'uyla Harry'yi kılıca götürüyor
Sahne yeniden değişti ve müdürün ofisinde Snape'i gösterdi. Phineas Nigellus'un portresi, Hermione ve Harry'nin Dean Ormanı'nda olduğunu söyledi ve Dumbledore'un mutlu görünen portresi, Snape'e Gryffindor'un kılıcını görünmeden oraya dikmesini söyledi. Snape bir planı olduğunu söyledi, gerçek Kılıcı Dumbledore'un portresinin arkasından çıkardı ve gitti. Harry, Düşünselinde kendine döndü ve Snape'in az önce çıktığını gördüğü odada halının üzerinde yattı.
Böylece, Harry'nin gördüğü anılar, Snape'in Voldemort'a çocuğu ölümünden kısa bir süre önce Nagini'yi koruyucu küresinde görünce bulmasına izin vermesi için yalvarmasının nedenini gösterdi. Voldemort'a Harry'yi kendisine getirmeyi teklif ettiğini ve böylece Voldemort'un onu öldürebileceğini gösterdi. Snape, bu anıda bulunan önemli bilgileri ona anlatmak için gerçekten Harry'yi bulmak istedi. Voldemort, Snape'in onu Mürver Asa'nın gerçek efendisi yapacağına inanan Snape'i, Dumbledore'un ona talimat verdiği bilgileri Harry'ye söyleyemeden öldürdü, ama şans eseri Harry, Snape'in Bağıran Barakada ölümüne tanık oldu ve Snape, anıları ve bilgileri son perdesi olarak Harry'ye iletebildi.
Harry'nin Fedakarlığı[]
"Nihayet, gerçek. Yüzü bir zamanlar zaferin sırlarını öğrendiğini sandığı ofisin tozlu halısına bastırılmış halde yatarken, Harry sonunda hayatta kalmaması gerektiğini anladı. Görevi, Ölüm'ün hoş karşılama kollarına sakince yürümekti.Yol boyunca, Voldemort'un yaşamla olan bağlarını bir kenara atacaktı, böylece sonunda kendini Voldemort'un yoluna attığında ve kendini savunmak için bir asa kaldırmadığında, son temiz olacak ve yaptığı iş Godric's Hollow'da bitmiş olacaktı: Ne yaşayacaktı ne de hayatta kalacaktı."
-Harry ölmesi gerektiğinin farkına varıyor
Harry Düşünseli'den çıktı ve sonunda gerçeği anladı; hayatta kalması amaçlanmadı. Görevi, Voldemort'un Hortkuluklarını atmak ve sonra sakince ölümüne yürümek olmuştu. Okul Müdürünün ofisinin zemininde yatarken, Harry ölmesi gerektiğini bildiği için dehşet ve korku hissetti. Dumbledore'un Voldemort'u yenmek için her zaman ölmesini planladığını anladı.
Harry, Düşünselinden yüzeye çıktıktan sonra
Ancak Harry, Dumbledore'un onu fazla tahmin ettiğini ve son Hortkuluk olan Nagini'nin, Harry öldürüldükten sonra bile Voldemort'u Dünya'ya bağlamaya devam ettiğini fark etti.Ron ve Hermione'nin, Harry öldürüldükten sonra yılanı öldürmek kalacaklarını biliyordu. Vedalaşmakla vakit kaybetmek istemeyen Harry, Görünmezlik Pelerini'ni giydi ve yere indi ve Neville'in Oliver Wood'la yerden bir ceset taşıdığını gördü, Harry cesedi Colin Creevey olarak tanıdı - reşit olmamasına rağmen savaşmak için kaleye gizlice girmişti.
Harry, insanların ölülerin yanında diz çöküp diğerini rahatlattığı Büyük Salon'un girişine bir bakış attı, ama Hermione'yi, Ron'u, Ginny'yi, diğer Weasley'leri veya Luna'yı göremiyordu. Nagini'nin öldürüldüğünden kesinlikle emin olmak için Neville ile konuştu ve Neville'in şansı yakalaması durumunda yılanı öldürmesi gerektiğini söyledi. Şimdi, Dumbledore gibi, Harry de öldüğünde devam edecek yedeklerin olduğundan ve Hortkuluk sırrında hala üç kişinin olacağından emin oldu. Neville, Harry'nin yerini alacaktı.
Harry, Pelerini kendi üzerine salladı ve yürümeye devam etti, ama Ginny'nin annesi için fısıldayan bir kızı rahatlattığını görünce durdu. Harry Ginny'ye bağırmak istedi ama konuşmadan yaralı kızın yanında diz çökerek Ginny'nin yanından geçti. Hagrid'in kulübesinin karanlıkta karanlık ve boş bir şekilde belirdiğini görünce, oradaki tüm gezilerini, özellikle de taş kekleri, sümüklü böcekleri kusan Ron’u ve Norbert'i duygusal olarak hatırladı. Ormanın kenarına ulaştığında, bir ruh emici sürüsünün soğukluğunu hissetti. Bir Patronus için gücü kalmamıştı. Devam edemeyecekmiş gibi hissetti, ama yapması gerektiğini biliyordu, oyun bitmişti, Snitch yakalanmıştı. Bunun üzerine, yakaladığı ilk Snitch olan Dumbledore'dan miras aldığı Snitch'ten çıktı ve anlayış ona hızla geliyordu.
"Kapanışta açılıyorum", Snitch'in içine gizlenmiş taş
Snitch üzerindeki yazıyı anladığımda, “kapanışta açılıyorum”. Harry altın metali dudaklarına bastırdı ve fısıldadı, "Ölmek üzereyim". Metal kabuk kırılarak açıldı ve Harry Pelerin altına Draco'nun asasını yaktı. Snitch'in ortasında duran, ortasından aşağıya doğru akan sivri çatlaklı siyah taşı gördü. Diriliş Taşı, Mürver Asayı temsil eden dikey çizgiyi kırmıştı. Harry gözlerini kapattı ve elindeki taşı üç kez çevirdi.
Harry ailesini ve arkadaşlarını geri getiriyor
Harry gözlerini açtı ve James Potter, Sirius Black, Remus Lupin ve Lily Evans'ın gölgelerini gördü. Lily, Harry'ye ne kadar cesur olduğunu söyledi ve Sirius ona ölümün hiç acıtmadığını söyledi. Çoğunlukla Lupin'e hitap eden Harry, onlara hiçbirinin ölmesini istemediğini söyledi, özellikle Lupin oğlunu asla tanımayacağı için, ancak Lupin oğlunun, çocuğun daha mutlu bir hayat sürmesi için öldüğünü anlayacağını umduğunu söyledi. James, Harry'ye sonuna kadar onunla kalacaklarını söyledi ve Sirius ona, Harry'nin bir parçası oldukları ve herkes tarafından görünmez oldukları için diğerlerinin onları göremeyeceklerini bildirdi.
Diriltilmiş Lily ve Harry'yi Ruh Emicilerden koruyan diğerleri
Yola çıktılar ve Ruh Emici'nin soğukluğu onu yenmedi; yoldaşları Patronuslar gibi davrandı ve Harry ormanın derinliklerinde Voldemort'u bulmaya devam etti. Bir gümbürtü ve fısıltı duydu ve Yaxley ve Dolohov yakındaki bir ağacın arkasından çıktılar, Yaxley bir şey duyduğunu ve Harry'nin Görünmezlik Pelerini altında olduğunu söyledi. Onun bir hayvan olması gerektiğine karar veren ikili, Harry'nin gelme zamanının bittiğine ve emirleri beklemek için diğer Ölüm Yiyenlere geri döneceklerine karar verdi.
Harry onları Voldemort'a götüreceklerini bilerek onları takip etti ve annesi ve babası cesaretle gülümsedi. Harry, birkaç dakika içinde Yaxley ve Dolohov'un bir zamanlar canavarca Aragog'a ait olan açıklığa adım attığını gördü. Açıklığın ortasında bir ateş yandı ve çevresinde bir Ölüm Yiyen kalabalığı vardı. Grubun eteklerinde iki dev oturdu. Harry, Lucius Malfoy'un mağlup ve dehşet içinde göründüğünü, Narcissa'nın ise endişeyle dolu çökük gözleri olduğunu fark etti. Voldemort, Dolohov ve Yaxley'e baktı ve ona çocuktan hiçbir iz olmadığını söylediler. Voldemort, Ölüm Yiyenlere Harry'nin gelmesini beklediğini ve yanılmış gibi göründüğünü söyledi. Diriliş Taşı parmaklarının arasından kayıp giderken Harry, Voldemort'la olabildiğince yüksek sesle karşı çıktı. Ailesi Sirius ve Lupin ortadan kayboldu.
Voldemort ayağa kalktı ve Harry'i gözlemledi. Harry, çok iyi korunduğunu bildiği için Nagini'ye saldırmaya kalkışmadı. Ölüm Yiyenlerin açık görüşüne göre Voldemort, Harry'yi Öldüren Lanet ile vurdu ve görünüşe göre onu öldürdü.
Limbo[]
Harry Potter: "Ama sen öldün."
Albus Dumbledore: "Ah evet."
Harry Potter: "Öyleyse ... ben de mi öldüm?"
Albus Dumbledore: "Ah. Soru bu, değil mi? Ah, hepsi sevgili oğlum, sanmıyorum."
- Harry, Dumbledore ile buluşuyor
Harry, King's Cross İstasyonu olarak gördüğü Limbo'da
Harry kendini garip bir odada yüzüstü yatarken buldu. Bu yerin doğasını veya fiziksel yasalarını bilmeden çıplak olduğunu fark etti. Bunun farkına varır varmaz giysiler ona çıktı. Harry duyabildiği tuhaf bir iniltili sesten endişeliydi.
Sızlanan, sakat, acı çeken yaratık sandalyenin altında istenmeyen bir şekilde bırakıldı
Etrafına daha yakından baktığında, Harry tepesinde parlayan büyük kubbeli bir cam çatı gördü ve belki de bir sarayda olduğunu düşündü. Yerinde yavaşça dönen çevresi, gözlerinin önünde kendini icat etti; Geniş açık bir alan Harry, sesler çıkaran şeyi görünce irkildi. Küçük, çıplak bir çocuk şeklindeydi, çiğ ve sert bir cilde sahip, derisi yüzülmüş görünüşlü ve ürpermiş, istenmeyen şekilde bırakılmış, bir koltuğun altında nefes almak için mücadele ediyordu. Harry ondan korktu, hem acıma hem de tiksinti hissediyordu. O anda, bir ses Harry'ye yardım edemeyeceğini söyledi ve o, Albus Dumbledore'un gece yarısı mavisi cüppelerle ona doğru yürüdüğünü gördü; iki eli de beyaz ve hasarsızdı.
Dumbledore ve Harry Limbo'da
Dumbledore, Harry'yi derisi yüzülmüş çocuktan uzağa bir koltuklara götürdü. İkili oturdu ve Harry Dumbledore'a baktı ve onun hakkında hatırladığı her şeyi gördü. Ama Dumbledore'un öldüğünü bilen Harry, onun da ölü olup olmadığını sordu. Dumbledore durumun böyle olmadığını ve Harry'nin isteyerek kendini feda etmesinin her şeyi değiştireceğini söylüyor. Dumbledore onu harekete geçirirken, Harry, Harry'nin Voldemort tarafından öldürülmesine izin verdiği için, Voldemort'un ruhunun Harry'deki parçası artık gitmiş olduğu sonucuna vardı. Harry'nin ruhu bir bütün ve tamamen kendisine aitti. Dumbledore'a sandalyenin altında titreyen küçük, sakat yaratığın ne olduğunu soran Dumbledore, bunun onların yardımlarının ötesinde bir şey olduğunu söyledi. Harry, Voldemort Öldüren Laneti kullandığında ve bu sefer kimse onun için ölmediğinde nasıl hayatta olabileceğini sordu ve Dumbledore, bunun cehaletinde, açgözlülüğünde ve zulmünde Voldemort'un yaşayan bedenini yeniden inşa etmek için . 1995'te Little Hangleton mezarlığında Harry'nin kanını kullanması nedeniyle olduğunu açıkladı. Böylece, Harry'nin kanı Voldemort'un damarlarında olduğundan, Lily'nin koruması her ikisinin içindeydi ve Voldemort, Harry'yi yaşarken hayata bağladı.
Dumbledore daha fazla açıklayarak, Harry'nin yedinci Hortkuluk, Voldemort'un yapmak istemediği bir Hortkuluk olduğunu ortaya çıkardı. Voldemort Harry'yi öldürmeye çalıştığında, ruhu parçalandı ve Voldemort vücudundan daha fazlasını geride bıraktı: ruhunun bir parçası, kurbanı olma ihtimali olan Harry'ye kilitlendi. Voldemort, bazı sihir biçimlerinden habersiz kaldı ve böylece, Lily'nin Harry'nin ölümü üzerine koyduğu büyünün küçük bir bölümünü vücuduna alarak kendisini güçlendirmek için Harry'nin kanını aldı. Voldemort'un bedeni fedakarlığını canlı tuttu ve bu büyü hayatta kalırken, Harry ve Voldemort'un kendisi için son bir umudu var.
Lord Voldemort ve Harry Potter arasında gerçekleşen "Priori Incantatem" (Mezarlıkta Düello)
Harry daha sonra asasının neden Voldemort'un ödünç aldığı asayı kırdığını sordu. Dumbledore ona, insan formuna döndüğünde aralarındaki bağı ikiye katlayan Voldemort'un (kendisini güçlendirmeyi düşünerek Harry'nin annesinin fedakarlığının bir parçası haline geldi) Harry'nin asasının özünü paylaşan bir asayla Harry'ye saldırmaya devam ettiğini söyledi. Çekirdekler "Priori Incantatem'e" tepki verdi, Voldemort'un asasıyla Harry'nin aynı çekirdeği paylaştığını asla beklemediği bir şeydi. O gece, Harry ölüm olasılığını kabul ettiğinde, hatta kucakladığında, Harry'nin asası Voldemort'unkilere üstün geldi ve asaların arasında efendileri arasındaki ilişkiyi yansıtan bir şey oldu. Dumbledore, Harry'nin asasının o gece Voldemort'un asasının bazı güç ve niteliklerini emdiğine, içinde biraz Voldemort bulunduğuna inanıyordu.
Harry'nin asası, Yedi Potter Savaşı sırasında Voldemort'un gücünün bir kısmını ona geri veriyor.
Yedi Potters Savaşı sırasında, Harry'nin asası Voldemort'u Karanlık Lord Harry'nin peşine düştüğünde tanıdı ve Voldemort'un kendi sihrinin bir kısmını ona karşı yeniden canlandırdı; sihir, Lucius'un asasının gerçekleştirdiği her şeyden çok daha güçlü; Lucius'un asasının, Harry'nin muazzam cesaretinin Voldemort'un kendi ölümcül becerisine karşı birleşik gücüne karşı hiç şansı yoktu. Dumbledore, Harry'nin asasının olağanüstü etkilerinin yalnızca en derin sihir yasalarıyla oynamış olan Voldemort'a yönelik olduğunu, aksi takdirde onun da diğerleri gibi bir asa olduğunu ve böylece Hermione'nin onu kırabileceğini açıklar.
Dumbledore, Harry'ye Harry'nin ölmediğini kabul edebileceklerini söyledi ve sonra Harry, Dumbledore'a nerede olduklarını sordu. Dumbledore, Harry'ye aynı soruyu sordu ve Harry bunun daha temiz ve boş ve trenleri olmadan bir şekilde King's Cross Station'a benzediğini söyledi. Dumbledore bu öneriye kıkırdadı ve Harry, Dumbledore'un neye benzediğini sorduğunda, Dumbledore çileden çıkaracak kadar yararsız bir yanıt verdi. Harry daha sonra Dumbledore'un yüzündeki gülümsemeyi silen Ölüm Yadigarları konusunu gündeme getirdi. Dumbledore, Harry'den Harry'ye, Harry'nin başarısız olduğu için başarısız olacağından korktuğunu ve Dumbledore'un hatalarını yapacağını söylemediği için onu affetmesini istedi. Dumbledore, Harry'nin daha iyi bir adam olduğunu söyler ve gözlerinde yaşlarla, Cadılar Bayramı'nın çaresiz bir adamın rüyası olduğunu ve aptalları cezbettiğini ve Dumbledore'un böyle aptallardan biri olduğunu söyler. Dumbledore, Harry'ye kendisinin de ölümü fethetmenin bir yolunu aradığını ve bu nedenle sonuçta Voldemort'tan daha iyi olmadığını söyler ki bu durumu Harry, Dumbledore'un yadigarları kullanarak ölüme hükmetmeye çalışırken, Voldemort'un cinayetle Hortkuluk kullanarak ölümü fethetmeye çalıştığını, söyleyerek protesto eder.
Ölüm Yadigarları
Dumbledore, Harry'ye her şeyden önce Ölüm Yadigarlarının kendisini ve Grindelwald'ı bir araya getiren nesneler olduğunu söyledi; ortak bir saplantıya sahip iki zeki, kibirli çocuk. Yağdigarları, Grindelwald'ın Godric's Hollow'a üçüncü erkek kardeş Ignotus Peverell'in öldüğü yeri keşfetmek için gelmek istemesinin sebebiydi. Dumbledore, Peverell kardeşlerin aslında masalın üç kardeşi olduklarını, ancak onların sadece yetenekli olduklarını, Ölümün Yadigârları olmaktan çok güçlü nesneleri yaratmayı başaran tehlikeli büyücüler, bunun yaratımların etrafında ortaya çıkacak türden bir efsane olduğunu ortaya koyuyor Görünmezlik Pelerini, çağlar boyunca Ignotus'un Godric's Hollow'da Ignotus gibi doğan son yaşayan soyundan geldi: Harry. Dumbledore, Pelerin, Harry'nin ailesinin öldüğü gece elinde olduğunu, çünkü James'in ona birkaç gün önce göstermiş olduğunu ve Dumbledore, Yağdigarları birleştirme hayalinden çoktan vazgeçmiş olsa da, masalın tanımına mükemmel bir şekilde uyan bir Pelerin olduğu için onu yine de incelemek istiyordu.
Albus Dumbledore ve Gellert Grindelwald, 1899'da
Dumbledore, Harry'ye olanlardan ötürü Yağdigarları aramaktan vazgeçtiğini ve Harry'nin kendisini küçümsediği kadar küçümseyemeyeceğini söyledi. Harry'ye kız kardeşinin kötü sağlığının sorumluluğuna kızdığını ve babasının Azkaban'da öldüğünü ve annesinin Ariana'ya bakmak için kendi hayatından vazgeçtiğini söyledi. Yetenekli, zeki olduğunu, kaçmak, parlamak, zafer kazanmak istediğini ve kardeşini, kız kardeşini ve anne babasını severken, hasarlı bir kız kardeşin ve asi bir erkek kardeşin sorumluluğundan hoşlanmadığını; yeteneğinin tuzağa düşürüldüğünü ve boşa gittiğini hissetti. Sonra Grindelwald geldi, Muggle'lara itaat etmeye zorlanan ve büyücülerin galip geldiği, Grindelwald ve Dumbledore devrimin liderleri oldu. Dumbledore vicdan azabı duyduğunu açıkladı, ancak vicdanını boş sözlerle yatıştırdı, bunun daha büyük bir iyilik için olduğunu ve yapılan herhangi bir zararın sihirbazlara fayda olarak geri ödeneceğini söyledi. Dumbledore, Grindewald'ın gerçekte ne olduğuna gözlerini kapadı, çünkü eğer planları meyve verirse Dumbledore'un tüm hayalleri gerçek olacaktı.
Dumbledore ve Grindewald'ın planlarının merkezinde Ölüm Yadigarları vardı. Dumbledore, Harry'ye büyüleyici nesnelerle ne kadar ilgilendiklerini anlattı: Onları iktidara götürecek yenilmez asa, Diriliş Taşı - Grindewald için bu bir Inferi ordusu ve Dumbledore için bu, ailesinin dirilişi ve tüm sorumluluğun omuzlarından kaldırılması anlamına geliyordu. Dumbledore, Harry'ye, kendisinin ve Grindelwald'ın Pelerin'den hiç bahsetmediğini söyledi. İkisi de Pelerin olmadan kendilerini mükemmel bir şekilde gizleyebilirlerdi ve Dumbledore, Ariana'yı saklamanın yararlı olabileceğini düşündü, ama çoğunlukla Pelerin ile ilgilendiler çünkü üçlüyü tamamladılar, bu da onları "yenilmez" anlamına geldiği için Ölümün Efendisi yapacaktı. İki aile üyesinin kendisine bıraktığı iki aylık plan ve ihmalden sonra, Dumbledore, kardeşi Aberforth ile gerçekle yüzleşmek zorunda kaldı ve ona istikrarsız bir kız kardeşle Yağdigarları arayamayacağı gerçeğini söyledi. Tartışma kavgaya dönüştü ve sonunda Ariana yerde ölü bulundu. Bunun üzerine, Dumbledore ciddiyetle ağlamaya başladı ve sonra Grindelwald'ın kaçtığını, Dumbledore'un ise kız kardeşini gömmek ve utancının bedeli olan suçu ve kederi ile yaşamak zorunda kaldığını söyledi.
Dumbledore daha sonra, Grindewald'ın muazzam bir güç asası satın aldığına dair söylentiler dolaşırken kendisine Sihir Bakanı görevi teklif edildiğini söyledi. Harry, Dumbledore'a Fudge veya Scrimgeour'dan çok daha iyi bir Bakan olacağını söylemişti, ancak Dumbledore, genç yaşta kendisine iktidar konusunda güvenilmeyeceğini, bunun onun zayıflığı ve cazibesi olduğunu, ve iktidara en uygun olanların, belki de onlara liderlik eden ve onu asla aramamış olanlar olduğunu öğrendiğini söyledi.
Dumbledore, Hogwarts'ta Başkalaşım profesörü olarak
Dumbledore, daha güvenli olduğuna inandığı bir öğretmen olarak Hogwarts'tayken, Grindewald bir ordu kuruyordu ve bazıları onun Dumbledore'dan korktuğunu söyledi, ancak Dumbledore'un ondan korktuğu kadar değil. Dumbledore'un korktuğu, Grindelwald'ın sihirli bir şekilde ona yapabileceği şey değildi (Dumbledore bunların neredeyse eşit olarak eşleştiğini biliyordu), daha ziyade Dumbledore gerçeklerden korkuyordu; Hangisi o son korkunç kavga sırasında Ariana'yı öldüren laneti yapmıştı. Dumbledore her şeyin ötesinde, Ariana'nın ölümüne neden olanın kendisi olduğunu, sadece küstahlığı ve aptallığıyla değil, onu öldüren darbeyi vurduğunu bilmesinden korkuyordu. Dumbledore utanana kadar Grindelwald ile yüzleşmeyi erteledi. İnsanlar ölüyordu ve Dumbledore yapması gerekeni yaptı. Düelloyu kazandı ve Mürver Asanın sadakatini kazandı.
Harry, Dumbledore'un Ariana'yı kimin öldürdüğünü bulup bulmadığını sormadı ve sonunda Dumbledore'un Kelid Aynası'na baktığında ne göreceğini anladı. Uzun bir sessizlikten sonra, arkalarındaki yaratığın sızlanmalarının Harry'yi artık neredeyse hiç rahatsız etmediği, Harry, Dumbledore'a, Grindelwald'ın yalan söyleyerek ve hiç sahip değilmiş gibi yaparak Voldemort'un asanın peşinden gitmesini engellemeye çalıştığını söyledi. Dumbledore başını salladı ve Grindelwald'ın daha sonraki yıllarda Nurmengard'daki hücresinde tek başına pişmanlık duyduğunu ve belki de Voldemort'a yaptığı yalanı düzeltmek, Voldemort'un Yağdigarı almasını engellemek ya da (Harry'nin önerdiği gibi) Voldemort'un Dumbledore'un mezarına girmesini engellemek için olduğunu söyledi.
Diriliş Taşı ile birlikte Marvolo Gaunt'ın Yüzüğü
Kısa bir duraklamanın ardından Harry, Dumbledore'un başını salladığı Diriliş Taşı'nı kullanmaya çalıştığını söyledi. Onu keşfettiğinde, onca yıl boyunca Gaunt'ların terk edilmiş evinde gömüldükten sonra, kafasını kaybettiğini ve artık Hortkuluk olduğunu ve yüzüğün bir lanet taşıyacağından emin olduğunu unuttuğunu söyledi. Onu aldı, taktı ve bir an için Dumbledore, Ariana ve ailesini tekrar görebileceğini ve özür dileyebileceğini hayal etti, ancak bunun yerine Hortkuluk yüzüğüne yerleştirilen lanetten acı çekti. Dumbledore, bunun Yağdigarları birleştirmeye layık olmadığının ve onca yıldan sonra hiçbir şey öğrenemediğinin son kanıtı olduğunu söyledi. Harry, ailesini tekrar görmek istemesinin doğal olduğunu söyleyerek onu savundu, ancak Dumbledore, Mürver Asa'ya sahip olmaya ve onu yalnızca başkalarını ondan korumak için kullanmaya uygun olduğunu söyledi. Dumbledore, Pelerin için, boş bir meraktan kurtulduğunu ve bu yüzden onun gerçek efendisi Harry için çalıştığı gibi asla işine yaramayacağını söyledi. Dumbledore, Harry'nin yaptığı gibi kendini feda etmesini sağlamak yerine, taşı barış içinde olanları geri çekmek için kullanacağını söyledi. Bunun üzerine Dumbledore, Harry'nin Yağdigarların değerli sahibi olduğunu söyledi.
Mürver Asa
Harry, Dumbledore'a her şeyi neden bu kadar zorlaştırması gerektiğini sordu ve Dumbledore, Harry'yi yavaşlatmak için Hermione Granger'a güvendiğini kabul ederken gülümsedi. Dumbledore, Harry'nin ateşli kafasının iyi yüreğine hükmetmesinden korktuğunu ve Dumbledore'un, cezbedici nesneler hakkındaki gerçeklerle açık bir şekilde sunulması halinde, Harry'nin Dumbledore'un yaptığı gibi, yanlış zamanda, yanlış nedenlerle Yağdigarları ele geçirmeye çalışabilecek olmasından korktuğunu söyledi. Harry onlara el koyduysa, Dumbledore ondan onlara güvenli bir şekilde sahip olmasını istedi. Dumbledore, Harry'nin gerçek ölüm ustası olduğunu söyledi çünkü gerçek usta ölümden kaçmak istemiyor, bunun yerine ölmesi gerektiğini kabul ediyor ve yaşayan dünyada ölmekten daha kötü şeyler olduğunu anlıyor.
Harry, Voldemort'un Yağdigarların varlığından haberdar olup olmadığını sorduğunda, Dumbledore buna inanmadığını söyledi. Hortkuluk haline getirdiği Diriliş Taşı'nı tanımıyordu, ama onları bilse bile Dumbledore, Voldemort'un Mürver Asa dışında herhangi biriyle ilgileneceğinden şüpheliydi, Voldemort'un Pelerin'e ihtiyacı olduğunu düşünmediği ve ölülerden korktuğu ve sevmediği için kimi taşla ölümden geri getirmek isteyeceği gibi. Buna rağmen Dumbledore, Voldemort'un Little Hangleton'daki düello sırasında Harry'nin Voldemort'u yendiğinden beri asanın peşinden gideceğine inanıyordu. İlk başta Voldemort, Harry'nin onu üstün bir beceriyle fethettiğinden korktu. Ancak Ollivander'ı kaçırdıktan sonra, ikiz çekirdeklerin varlığını keşfetti ve ödünç bir asanın sorunu çözeceğini düşündü. Yine de ödünç alınan asa, Harry'ninkine karşı daha iyi sonuç vermedi ve bu yüzden Voldemort, diğerlerini yenebileceği söylenen Mürver Asanın peşine düştü. Dumbledore, Snape'in onu öldürmesini planlayarak Severus Snape'in Mürver Asa ile son bulmasını gerçekten istediğini söyledi, ancak Harry ve Dumbledore'un ikisi de bu planın sonunda işe yaramadığını kabul etti.
Harry ve Dumbledore en uzun süre konuşmadan otururken arkalarındaki yaratık sarsılıp inledi. Daha sonra ne olacağının farkına varılması yavaş yavaş Harry'ye yerleşti ve Dumbledore'a geri dönmesi gerekip gerekmediğini sordu. Dumbledore, Harry'nin bir seçeneği olduğunu ve King's Cross'ta iseler Harry'nin geri dönme veya bir trene binip "devam etme" kararı aldığını söyledi. Harry, Voldemort'un Mürver Asa'ya sahip olduğunu söyledi ve Dumbledore bunu onaylarken, Harry geri dönmeyi seçerse, Voldemort'un sonsuza dek bitmesi için güçlü bir şans olduğunu söyledi.
Dumbledore buna söz veremeyeceğini, ancak Harry'nin Voldemort'tan daha az korktuğunu söyledi. Harry uzaktaki sandalyenin altındaki gölgede titreyip boğulan ham görünümlü şeye baktı, ama Dumbledore Harry'ye ölülere acımamasını, bunun yerine yaşayanlara, özellikle sevgisiz yaşayanlara acımasını söyledi. Harry'ye geri döndüğünde, Harry'nin Voldemort'u sonsuza kadar yenme olasılığının güçlü olduğundan, daha az ruhun yaralandığını ve daha az ailenin parçalanmasını sağlayabileceğini söyledi.
Dumbledore, bunun değerli bir hedef gibi görünmesi durumunda şimdilik ayrılacaklarını söyledi. Harry başını salladı ve içini çekti, burayı terk etmenin ormanda yürümek kadar zor olmayacağını biliyordu, ama sıcak, hafif ve huzurluydu ve acıya ve daha fazla kayıp korkusuna geri döneceğini biliyordu. Harry, Dumbledore gibi ayağa kalktı ve birbirlerine baktılar. Harry daha sonra bunların tümünün gerçek olup olmadığını veya sadece kafasının içinde olup olmadığını sordu. Dumbledore gülümsedi ve parlak sis tekrar alçalırken figürünü gizlerken, Harry'nin kesinlikle Harry'nin kafasının içinde olduğunu söylerken sesi Harry'nin kulaklarında yüksek ve kuvvetli çıktı, ama bu hiçbir şekilde bunun gerçek olmadığı anlamına gelmemelidir.
Savaşın İkinci Yarısı[]
Ormandan Tören Alayı[]
Lord Voldemort: "Siz ... Onu inceleyin. Bana öldüğünü söyleyin."
Narcissa Malfoy: "Draco yaşıyor mu? Kalede mi?"
Harry Potter: "Evet."
Narcissa Malfoy: "O öldü!"
- Narcissa Malfoy, Harry'nin ölümü hakkında Voldemort'a yalan söylüyor
Ölüm Yiyenler ve Voldemort, Harry'nin ölü olup olmadığını merakla bekliyorlar
Harry, burun deliklerindeki ormanın kokusu ve düştüğünde yana doğru çarpan gözlüklerinin menteşesi ile yeniden sert zeminde yüzüstü yatarken buldu kendini. Ağrıyordu ve Öldüren Lanetin kendisine vurduğu yer acı veren bir yumruğun çürüğü gibi geliyordu, ama sol kolu garip bir açıyla bükülmüş ve ağzı açıkken tam olarak düştüğü yerde kalarak ölüm numarası yaptı. Harry, ölümünde zafer ve coşku dolu tezahüratlar duymayı bekliyordu, ama bunun yerine, telaşlı ayak sesleri, fısıltılar ve havayı dolduran meraklı mırıltılar duydu.
Daha sonra Bellatrix'in Voldemort'a hitap ederken bir sevgiliyle konuştuğu sesini duydu. Gözlerini açmaya cesaret edemeyen Harry, diğer duyularının durumunu keşfetmesine izin verdi ve asasının cüppesinin altına yerleştirildiğini ve midesinin etrafındaki hafif bir tamponlama etkisinden dolayı Görünmezlik Pelerini'nin de orada olduğunu biliyordu. Bellatrix, Voldemort'a tekrar hitap etti ama Voldemort onun sözünü kesti. Harry daha çok ayak sesleri duydu ve birkaç kişi aynı noktadan uzaklaştı. Harry, gözlerini bir milimetre açarak, Voldemort'un, yanında sadece Bellatrix'in diz çökmüş halde, ondan aceleyle uzaklaşan çeşitli Ölüm Yiyenler ile ayağa kalktığını gördü.
Harry gözlerini kapattı ve gördüklerini düşündü. Ölüm Yiyenler yere düşmüş gibi görünen Voldemort'un etrafında toplanmıştı; belki de Voldemort, Harry'yi Öldüren Lanet ile vurduğunda çökmüştü. İkisi de kısa bir süre bilinçsiz kalmış ve şimdi ikisi de geri dönmüştü. Voldemort, Bellatrix'in yardım teklifini soğuk bir şekilde reddetti ve çocuğun ölmüş olup olmadığını sordu. Açıklıkta kimse Harry'ye yaklaşmazken tam bir sessizlik oldu ve bir patlama ve küçük bir acı çığlığıyla Voldemort birisine Harry'yi muayene etmesini ve sonra ona çocuğun ölü olup olmadığını söylemesini emretti.
Narcissa Malfoy, Harry'nin ölü olup olmadığını kontrol ediyor
Voldemort, her şeyin plana uygun gitmediğinden şüphelendiği için ona yaklaşmaktan çekiniyordu. Harry bir kadının ellerinin yüzüne dokunduğunu, bir göz kapağını geri çektiğini, gömleğinin altından göğsüne kadar süründüğünü ve kalbini hissettiğini hissetti.
Harry'nin korkusu, kalp atışının kaburgalarına karşı sürekli çarptığını hissedebildiğini bilerek yoğunlaştı. Kadın, zar zor duyulabilen bir fısıltıyla, dudakları Harry'nin kulağına bir santim uzaklıkta ve uzun saçları yüzünü izleyicilerden koruyarak, Draco'nun hayatta ve şatoda olup olmadığını sordu. Harry bir "evet" nefesini verdi. Ayağa kalkan Narcissa Malfoy, izleyicilere yanlışlıkla çocuğun gerçekten öldüğünü duyurdu.
Şimdi Ölüm Yiyenler haykırıyor, zaferle bağırıyor ve ayaklarını yere vuruyorlardı ve Harry gözkapaklarından kırmızı ve gümüş ışık patlamalarının kutlama için havaya fırladığını gördü. Hâlâ yerde ölüm numarası yapan Harry, Narcissa'nın artık Voldemort'un kazanıp kazanmamasını umursamadığını anladı ve bu yüzden Hogwarts'a girip oğlunu bulmasının tek yolunun fetih ordusunun bir parçası olduğunu bilerek Karanlık Lord'a yalan söyledi. Kargaşanın üzerinden çığlık atan Voldemort, Harry Potter ölürken artık hiç kimsenin onu tehdit edemeyeceğini duyurdu. Voldemort daha sonra Cruciatus Laneti'ni Harry'nin vücuduna attı ve vücudunun yerde dokunulmadan kalmasına izin verilmemesi, Voldemort'un zaferini kanıtlamak için aşağılanmaya maruz kalması gerektiğine inanıyordu. Harry havaya kaldırıldı ve topallamak için elinden geldiğince çabaladı, ancak İşkence Laneti'nden beklediği acı gelmedi. Üç kez havaya fırlatıldı ve asası cüppesinin altına biraz kayarken gözlükleri düştü ve kendini gevşek ve cansız tuttu. Son kez yere düştüğünde, açıklık hala alay ve kahkaha çığlıkları ile yankılanıyordu.
Hagrid, Harry'nin görünüşte "cansız" bedenini taşıyor
Daha sonra Voldemort, Harry'ye ne olduğunu Hogwarts savunucularına göstermek için kaleye gideceklerini açıkladı. Voldemort, çocuk Hagrid'in kollarında hoş ve görünür olacağından, Hagrid'in Harry'nin vücudunu taşıması gerektiğine karar verdi ve Harry, Voldemort gözlükleri tanınabilir olması için takmasını emrettiğinde gözlüğünün kasıtlı bir güçle yüzüne çarptığını hissetti. Harry'yi kaldıran muazzam eller son derece nazikti ve Harry, Hagrid'in hıçkırmalarının gücüyle titrediğini hissedebiliyordu; Hagrid, Harry'yi kollarında kucaklarken üstüne büyük gözyaşları damladı, ama Harry, Hagrid'e her şeyin henüz kaybolmadığını söylemeye cesaret edemedi. Voldemort, Hagrid'e hareket etmesini emretti ve Hagrid, yakın büyüyen ağaçların arasından ormanın içinden geçerken zorla ilerledi. Dallar Harry'nin saçlarına ve cüppelerine takıldı, ama ağzı açık, gözleri kapalı ve karanlıkta ölüm numarası yapmaya devam etti, Ölüm Yiyenler etraflarını ötüyor ve Hagrid hala hıçkırıyordu, kimse Harry'nin açıkta kalan boynunda bir nabız atışı olup olmadığına bakmadı.
Ölüm Yiyenlerin arkasına iki dev çarptı ve Harry, onlar geçerken ağaçların gıcırdadığını ve düştüğünü duydu. Devler o kadar çok ses çıkardılar ki, kuşlar çığlık atarak yükseldi ve Ölüm Yiyenlerin alayları bile boğuldu. Muzaffer alay açık zemine doğru yürümeye devam etti ve bir süre sonra Harry, kapalı göz kapaklarından karanlığın aydınlanmasıyla ağaçların incelmeye başladığını anladı. Sonra, Hagrid beklenmedik bir şekilde Bane ve diğer at adamlarına kavga etmedikleri için kükredi ve Harry'nin öldüğü için mutlu olup olmadıklarını sordu, ama taze gözyaşlarına boğuldu ve bitiremedi. Harry kaç tane at adamın alaylarının geçişini izlediğini bilemedi ve bazı Ölüm Yiyenlerin at adamlara onları geride bırakırken onlara hakaret ettiklerini duydu. Bir süre sonra Harry, havanın tazelenmesiyle ormanın kenarına ulaştıklarını hissetti ve Voldemort, Hagrid'e durmasını emretti ve Hagrid'in yalpalanması nedeniyle Harry, oyun bekçisinin itaat etmeye zorlandığından şüphelendi. Üzerlerine bir ürperti yerleşmeye başladı ve Harry, dış ağaçlarda devriye gezen Ruh emicilerin keskin nefesini duydu. Bununla birlikte, kendi hayatta kalma gerçeği onun içinde yandı ve kalbinde bir Patronus gibi davrandı.
Harry Potter'ın İddia Edilen Ölümünü Duyuruluyor[]
"Harry Potter öldü. O kaçarken öldürüldü, siz onun için hayatınızı verirken kendini kurtarmaya çalışıyordu. Size kahramanınızın gittiğinin kanıtı olarak onun vücudunu getiriyoruz. Savaş kazanıldı. Dövüşçülerinizin yarısını kaybettiniz. Ölüm Yiyenlerim sizden sayıca üstün, ve Yaşayan Çocuk bitti. Artık savaş olmamalı. Direnmeye devam eden, erkek, kadın ya da çocuk, ailesinin her ferdi katledilecek. Şimdi kaleden çık, onun önünde diz çök ve kurtulacaksın. Anne, babanız ve çocuklarınız, kardeşleriniz yaşayacak ve bağışlanacak ve birlikte inşa edeceğimiz yeni dünyada bana katılacaksınız."
-Voldemort, Harry'nin sözde ölümünü Hogwarts sakinlerine duyuruyor
Voldemort ve Ölüm Yiyen, Hogwarts'ın savunucularıyla yüzleşiyor
Sesi büyülü bir şekilde büyütülen Voldemort, Harry'nin öldüğünü ve kendisini kurtarmaya çalışırken, kaçarken öldürüldüğünü duyurdu. Hogwarts savunucularına, Ölüm Yiyenlerinin sayısının onlardan fazla olduğunu ve Yaşayan Çocuğun işinin bittiğini söyledi. Daha fazla savaş yapılmaması çağrısında bulunan Voldemort, direnmeye devam eden herkesin öldürüleceğini, ancak ondan önce çıkıp diz çökenlerin affedileceğini ve bağışlanacağını ve daha sonra hayatta kalanlara Ölüm Yiyenlere katılma ve Karanlık Lord'un birlikte Yeni bir Dünya Düzeni inşa etmesine yardım etme şansı sunarak artık çatışma olmaması gerektiğini iddia etti. Voldemort alayın önünde uzun adımlarla yürüdü, ardından Harry'nin sözde cesedini taşıyan ve şimdi büyülü kafesinden kurtulmuş olan Nagini'yi omuzlarında taşıyan ağlayan bir Hagrid izledi. Hagrid hıçkırmaya devam etti ve Harry kulaklarını, Ölüm Yiyenlerin neşeli sesini ve ayak seslerini şatodakilerden herhangi bir yaşam belirtisi ayırt etmek için zorladı.
Minerva McGonagall, Harry Potter'ın sözde cesedini görüyor
Ölüm Yiyenler durdu ve Harry, kapalı gözkapaklarından Giriş Salonundan ona ışık aktığını görebiliyordu. Harry, ölmeye çalıştığı insanların onu Hagrid'in kollarında görünüşe göre ölü yatarken görecekleri anı bekledi. Harry'yi gören ilk direniş, öfke, çaresizlik ve inkar çığlıkları Harry'nin kulakları için daha korkunç olan Profesör McGonagall'dı, çünkü onun böyle bir gürültü yapabileceğini hiç hayal etmemişti. Yakındaki başka bir kadının alaycı kahkahaları duyuldu ve Bellatrix'in McGonagall'ın umutsuzluğundan şaşkına döndüğünü biliyordu. Harry bir saniye tekrar gözlerini kıstı ve açık kapının insanlarla dolduğunu gördü, savaştan sağ kalanlar Ölüm Yiyenlerle yüzleşmek ve Harry'nin ölümünün gerçeğini kendisi için görmek için ön basamaklara çıktılar. Harry, Voldemort'un biraz önünde durduğunu, Nagini'nin başını tek bir beyaz parmağıyla okşadığını gördü. Daha sonra Ron, Hermione ve Ginny'nin McGonagall'ınkinden bile daha kötü olan korku çığlıklarını duydu ama Harry kendini sessiz kalmaya zorladı. Ağlamaları bir tetik gibi hareket etti ve hayatta kalanların geri kalanı, Voldemort sessizlik için bağırana ve parlak bir ışık patlamasıyla hepsine sessizlik sağlanana kadar Ölüm Yiyenlere bağırıp çağırmaya başladılar.
Voldemort, Harry'nin yere indirilmesini ve ayağa kaldırılmasını emretti ve hayatta kalanlara Harry Potter'ın kendisi için kendilerini feda etmeleri için başkalarına bel bağlayan bir çocuktan başka bir şey olmadığını ilan etti. Ron daha sonra bağırdı ve Voldemort'a küfretti, Harry'nin her zaman ondan daha iyi olduğunu iddia etti ve cazibesi kırıldı ve Hogwarts'ın savunucuları, başka bir patlama seslerini bir kez daha söndürene kadar tekrar bağırıyor ve çığlık atıyorlardı. Voldemort bir kez daha, kale arazisinden gizlice çıkmaya çalışırken Harry'nin öldürüldüğüne dair yalan söyledi, ancak bir itişme ve haykırış, ardından bir patlama, bir ışık parlaması ve bir acı homurtusu ile yarıda kesildi. Gözlerini hafifçe açan Harry, birinin kalabalığın içinden kurtulduğunu ve Voldemort'a hücum ettiğini gördü, ancak yere çarptı, silahsızlandı ve Voldemort meydan okuyucunun asasını bir kenara atarken güldü.
Neville, Hogwarts Savaşı sırasında Voldemort ve ordusuna karşı duruyor
Voldemort, kalabalığa öne adım atıp savaş kaybedildiğinde savaşmaya devam eden insanlara ne olduğunu sordu. Memnuniyetle gülen Bellatrix, özellikle Carrows'a bu kadar sorun çıkaran öğrenci ve Seherbazların oğlu Frank ve Alice Longbottom olan Neville Longbottom olduğunu söyledi. Voldemort, hayatta kalanlar ve Ölüm Yiyenler arasında duran savunmasız Neville'e döndü. Neville'in cesaretinden etkilenen Voldemort, Neville'in çok değerli bir Ölüm Yiyen olacağını iddia etti; ama sonra anında reddetti ve Dumbledore'un Ordusuna tam bağlılığını gösterdi ve Voldemort'un asa patlamalarının tutamadığı görünen kalabalıktan yanıt veren bir neşe geldi. Voldemort tehlikeli, ipeksi bir sesle, Neville'in seçimi olsaydı, orijinal plana geri döneceklerini söyledi.
Hâlâ kirpiklerinin arasından bakan Harry, Voldemort'un asasını salladığını gördü ve kalenin pencerelerinden birinden yırtık pırtık Seçmen Şapka çıktı. Voldemort, Hogwarts'ta artık Sıralama yapılmayacağını duyurdu; Gryffindor, Hufflepuff ve Ravenclaw artık olmayacaktı. Onun aklında, Salazar Slytherin'in renkleri herkes için yeterli olacaktı. Voldemort ona Tam Vücut-Bağlama Laneti uygularken asasını Neville'e doğrulttu ve ardından Voldemort şapkayı Neville'in başına dayadı. İzleyen kalabalığın hareketleri vardı, ancak Ölüm Yiyenler asalarını tek bir yerde kaldırdılar ve Hogwarts savaşçılarını körfezde tuttular. Voldemort, asasını hareket ettirerek Neville'in kafasındaki Seçmen Şapka'nın alevler içinde kalmasına neden oldu.
Büyük Salonun İçinde[]
Ana makale: Büyük Salon'da Çatışma "Gümüş kılıcın kesilmesi, yaklaşmakta olan kalabalığın kükremesi ya da çarpışan devlerin ya da tepinen at adamlarının sesleri yüzünden duyulamıyordu, ama yine de her göze çarpıyor gibiydi. Neville tek bir vuruşla havaya fırlayan, giriş salonundan gelen ışıkta parıldayan büyük yılanın kafasını kesti ve ve Voldemort'un ağzı, kimsenin duyamayacağı bir öfke çığlığı gibi açıktı ve yılanın vücudu ayaklarının dibinde yere fırladı - "
—Neville, Nagini'nin kafasını kesiyor
Savaş yeniden başlıyor. Sol üst köşede, Hogsmeade'den yaklaşan takviye kuvvetleri ve sağ üst köşede at adamlar
Neville tutuşmuş, yerinde sabitlenmiş ve hareket edemeyecek halde dururken çığlık atıyordu ve Harry tam da hareket etmeyi planladığı gibi, aynı anda birkaç şey oldu. Okulun uzak sınırından bir kargaşa çıktı, sanki yüzlerce insan görüş alanından uzak duvarların üzerinden gelip yüksek savaş çığlıklarıyla kaleye doğru fırladı. Aynı zamanda, Grawp kalenin yanına geldi ve kardeşi Hagrid'in yakalandığını görünce; öfkeyle "HAGGER!" diye bağırdı ve Voldemort'un devleri karşılık olarak kükredi ve boğa filleri gibi Grawp'a koşarak altlarındaki yerin titremesine neden oldu. Grawp, aslında genç bir dev olmasına rağmen hiçbir korku göstermiyor; Kendini yaklaşmakta olan devlere attı ve onları yumruklamaya ve yere sermeye başladı. Ardından, tarafsızlıklarını sona erdiren at adamlar kavgaya katılırken toynak sesleri ve yay tınıları duyuldu. Şaşkınlıkla bağırarak safları bozan Ölüm Yiyenlerin arasına oklar düşmeye başladı.
Neville, Gryffindor'un Kılıcı'nı kullanarak Nagini'yi öldürür
Harry, Görünmezlik Pelerini'ni cüppesinin içinden çekti, kendi üzerine savurdu ve Neville aynı anda hareket ederken ayağa fırladı. Tek bir hızlı ve akıcı hareketle Neville, üzerine yerleştirilen Body-Bind lanetinden kurtuldu ve alevli şapka kafasından düştü ve içinden gümüş bir şey çıkardı, pırıltılı, yakut saplı: Godric Gryffindor'un Kılıcı, iyilere yardım etmek için bir kez daha mücadeleye girdi. Gümüş kılıcın kesik sesi savaş seslerinden duyulamıyordu; çatışan devler ve tepinen at adamlar, her göze çarpıyor gibiydi. Neville, Nagini'nin havaya fırlayan başını tek bir vuruşla kesti ve Voldemort kimsenin duyamayacağı bir öfke çığlığı atarken, yılanın vücudu yere düştü.
Savaş önerileri
Hâlâ Görünmezlik Pelerini'nin altında saklanan Harry, Neville ile Voldemort arasına, sonra çocuğa saldırmaya başlamadan önce bir Kalkan Büyüsü yaptı. Sonra, savaşan devlerin çığlıkları, kükremeleri ve gürleyen darbeleri üzerine Hagrid, Harry'ye bağırarak Harry'nin nerede olduğunu sordu. Hücum eden at adamlar Ölüm Yiyenleri dağıtırken ve herkes devlerin ezici ayaklarından kaçarken, takviye güçleri gitgide daha da gürledi. Harry, Grawp onları yumruklayıp vururken, Voldemort'un devlerinin, thestral'larının ve gözlerini kaşıyan hipogrif Şahgaga'nın kafalarının etrafında süzülen büyük kanatlı yaratıkları gördü. Hogwarts ve Ölüm Yiyenlerin her iki savunucusu da kaleye geri zorla gönderiliyordu ve Harry görebildiği herhangi bir Ölüm Yiyen'e uğursuzluklar, büyüler ve lanetler fırlatıyordu ve bedenleri geri çekilen kalabalık tarafından ezilirken, onlara kimin veya neyin çarptığını bilmeden buruştular. Pelerin altında saklanan Harry, giriş holüne sıkıştırıldı. Voldemort'un odanın diğer ucunda Büyük Salon'a geri dönerken asasından büyü ateşlediğini ve her yere lanetler gönderirken takipçilerine talimatlar verdiğini gördü, Harry, Voldemort'un kurbanları Seamus Finnigan ve Hannah Abbott'ın yanından geçerek Büyük Salon'a girip içerideki kavgaya katılırken, Harry daha fazla Kalkan Büyüsü yaptı.
Voldemort, Hogwarts'ın savunucularına saldırıyor
Ön basamaklara çıkan daha da çok insan vardı ve Harry, Charlie Weasley'nin hâlâ zümrüt pijamalarını giyen Horace Slughorn'u solladığını gördü, geride kalan her Hogwarts öğrencisinin ailelerine ve arkadaşlarına, esnaf ve Hogsmeade'in ev sahiplerine liderlik ediyordu. At Adamlar Bane, Ronan ve Magorian, salona tıkırdayan toynaklarla daldılar, Harry'nin arkasında mutfaklara açılan kapı menteşelerinden fırlamış gibi; Hogwarts'ın ev cinleri çığlık atarak ve oyma bıçakları ve satırları sallayarak giriş holüne girdiler. Başlarında, göğsünde zıplayan Regulus Black madalyonu bulunan Kreacher, efendisinin fedakarlığı adına yurttaşlarına Karanlık Lord ile savaşmaları için bağırıyordu. Ev cinleri, ölüm yiyenlerin ayak bileklerini ve bileklerini, küçük yüzleriyle kötülükle canlı olarak kesiyorlardı ve Harry'nin her yerinde, ölüm yiyenlerin sayıların ağırlığı altında katlandığını, büyülerin üstesinden geldiğini, yaralardan okları sürüklediğini, Ev cinleri tarafından bacağından bıçaklandığını ya da sadece kaçmaya çalıştığını, ancak şarj ordusu tarafından yutulduğunu gördü.
Bellatrix Lestrange'ın Ölümü[]
Ana makale: Molly Weasley ve Bellatrix Lestrange arasındaki düello Harry düellocular arasında, geçmiş mücadele mahkumları,ve Büyük Salon'da hızla ilerlerken Voldemort'u savaşın ortasında, ulaşılabilen herkesi vurduğunu gördü. Harry onu net bir şekilde yakalayamadı, ama daha yakın, hala görünmez bir şekilde savaştı ve yürüyebilen herkes içeri girmeye zorladıkça Büyük Salon gittikçe daha kalabalık hale geldi. Harry, Hogwarts'ın savunucuları ve müttefikleri tarafından sayıca üstün olan Ölüm Yiyenlerin birer birer indirilmesini izledi: Yaxley, George Weasley ve Lee Jordan tarafından yere çarptı ve acı içinde çığlık atan Dolohov, Flitwick'in ellerinde yere düştü. Onu Şahgaga davasından tanıyan Hagrid, Walden Macnair'i odanın karşısına fırlattı. Duvara çarptı ve bilinçsizce yere kaydı. Ron ve Neville Fenrir Greyback'i devirdi, Aberforth Rookwood'u Sersemletici Büyüyle vurdu ve Arthur ve Percy Thicknesse'ı yere serdi. Kaos sırasında Lucius ve Narcissa Malfoy, oğulları Draco Malfoy için çığlık atarak, kavga etmeye bile kalkışmadan kalabalığın arasından koştular.
Molly Weasley, Bellatrix Lestrange ile düello yapıyor
Sonunda, tüm Ölüm Yiyenler ya öldürüldü ya da yenildi, sadece Voldemort ve Bellatrix ayakta kaldı. Voldemort şimdi McGonagall, Slughorn ve Kingsley ile aynı anda düello yapıyordu ve etrafına dolanırken ve eğilirken yüzünde soğuk bir nefret vardı, iyi bir mücadele veriyordu, ancak onu bitiremiyordu. Bellatrix de hala savaşıyordu, Voldemort'tan elli metre uzakta ve efendisi gibi aynı anda üç tane düello yaptı: Hermione, Ginny ve Luna, üç kızın her biri en sert şekilde savaşıyor ama şiddetli bir şekilde savaşan Bellatrix üçüne eşit güçteydi. Neredeyse Voldemort'a, Harry'nin dikkati, Bellatrix, Ginny'ye o kadar yakın ateş eden bir Öldürme Laneti'ni ateşlediğinde yön değiştirdi ve o, Voldemort yerine Bellatrix'in peşinden koşarak yön değiştirdi. Birkaç adım atmadan önce, öfkeli Molly Weasley kollarını serbest bırakmak için pelerinini fırlatırken, Ölüm Yiyen'in kızını öldürmeye teşebbüsüne öfkeyle Bellatrix'e koştu.
Bellatrix, ölümünden kısa bir süre önce Molly ile çatışmaya kilitlendi
Bellatrix yeni rakibini görünce kahkahalarla kükredi ve Molly kızlara kenara çekilmelerini emretti. Asasının bir darbesiyle düelloya başladı. Harry, Molly Weasley'nin asasının kesilip dönmesini izledi ve Bellatrix Lestrange'ın gülümsemesi sarsıldı ve bir hırlamaya dönüştü. Her iki asadan da ışık jetleri uçtu, ayaklarının etrafındaki zemin ısındı ve çatladı, her iki cadı da öldürmek için savaşıyordu. Birkaç öğrenci yardımına koşarken, Bayan Weasley geri gelip Bellatrix'i ona bırakmaları için onlara bağırdı. Yüzlerce insan şimdi duvarları sıraya dizip iki dövüşü izliyor: Voldemort ve üç rakibi Bellatrix ve Molly, Harry görünmez dururken, ikisi arasında kalmış, saldırmak isteyen ama yine de korumak isteyen, masumları vurmayacağından emin olamıyordu.
Bellatrix, efendisi kadar deli olduğu için, Molly'nin lanetleri ona birkaç santim yaklaşırken bile, Fred Weasley'nin ölümü konusunda Molly ile alay ederken, Molly Bellatrix'in çocuklarına bir daha asla dokunmayacağını haykırdı. Bellatrix güldü, kuzeni Sirius'un perdeden geriye doğru devrilirken verdiği aynı neşeli kahkahayı attı ve Harry aniden ne olacağını anladı. Molly'nin iyi niyetli laneti, Bellatrix'in dışa dönük kolunun altında yükseldi ve göğsüne, doğrudan kalbinin üzerine, tam olarak çarptı. Bellatrix'in sevinçli gülümsemesi dondu, gözleri şişmiş gibiydi; bir an için ne olduğunu anladı ve Bellatrix sonra devrildi, izleyen kalabalık kükredi ve Voldemort çığlık attı.
Harry ağır çekimde döndüğünü hissetti. McGonagall, Kingsley ve Slughorn'un son, en iyi teğmeninin düşüşü karşısında Voldemort'un öfkesi bir bomba gücüyle patlarken havada sallanıp kıvranarak geriye doğru patladığını gördü. Voldemort asasını kaldırdı ve Molly Weasley'e yöneltti, ama Harry Protego'yu kükredi ve Kalkan Büyüsü Salonun ortasında genişledi ve Harry sonunda Görünmezlik Pelerini'ni çıkarırken Voldemort kaynağa baktı.
Oyunsonu[]
Ana makale: Voldemort'un Son Direnişi
Harry Potter: "Başka kimsenin yardım etmeye çalışmasını istemiyorum. Böyle olmalı. Ben olmalıyım."
Lord Voldemort: "Potter öyle demek değil. O böyle çalışmıyor, değil mi? Bugün kalkan olarak kimi kullanacaksın, Potter?"
Harry Potter: "Hiç kimse. Artık Hortkuluk yok. Sadece sen ve ben. Diğeri hayatta kalırken hiçbiri yaşayamayız ve birimiz sonsuza dek gitmek üzere [...]"
- Harry son düellodan önce Voldemort ile konuşuyor
Harry, Voldemort'la yüzleşiyor
Harry'nin görünüşü karşısında şok, tezahüratlar ve sevinç çığlıkları boğulmuştu ve Voldemort ile Harry birbirlerine bakarken ve birbirlerini ölçen aslanlar gibi birbirlerinin etrafında dönmeye başlarken sessizlik birdenbire ve tamamen düştü. Harry kalabalığa kimsenin yardım etmesini istemediğini, sadece kendisi ve Voldemort olması gerektiğini söyledi, ancak Voldemort, Harry'nin gerçekten birinin kalkan kullanmasını, onun için kendini feda etmesini istediğini tısladı. Harry artık Hortkuluk kalmadığını, sadece kendisi ve Voldemort olduğunu söyledi: ikisi de hayatta kalırken hiçbiri yaşayamazdı ve içlerinden biri sonsuza dek gidecekti. Voldemort, kazara hayatta kalan çocuk ve Dumbledore ipleri elinde tuttuğu için Harry'nin hayatta kalması teklifine alay etti.
Harry daha sonra annesi onu kurtarmak için öldüğünde kaza olup olmadığını, mezarlıkta savaşmaya karar verdiğinde kaza olup olmadığını, o gece kendini savunmadığı, hala hayatta kaldığı ve tekrar savaşmak için döndüğü bir kaza olup olmadığını sordu. Voldemort, bunların kaza olduğunu bağırdı, ama yine de salona bakan yüzlerce kişinin donup donmadığını, sanki Taşlaşmış gibi olduğunu söylemedi. Voldemort bunun bir kaza ve şans olduğunu ve Harry'nin daha büyük erkek ve kadınların eteklerinin arkasına çömelip burnunu çekerek Harry'nin kendisini kurtarması için Voldemort'un onları öldürmesine izin verdiğini söyledi. Harry, birbirlerinin gözlerine, yeşilden kırmızıya bakarken Voldemort'un başka kimseyi öldürmeyeceğini söyledi. Harry, Voldemort'un bir daha hiçbirini öldüremeyeceğini söyledi, çünkü Harry onları incitmesini engellemek için ölmeye hazırdı ve böylece annesinin ona yaptığını yaptı. Hogwarts'ın savunucularına kurbanlık koruma sağladı ve bu yüzden Voldemort'un onlara yaptığı büyülerin hiçbiri bağlayıcı değildi: Voldemort onlara işkence edemedi veya onlara dokunamadı ve Harry sözünü Voldemort'a "Tom" diyerek bitirdi ve ona hatalarından asla ders alamadığını söyledi.
Harry, Voldemort'a 'Riddle'ın bilmediği birçok önemli şeyi bildiğini söyledi ve başka bir büyük hata yapmadan önce ona bazılarını anlatmayı teklif etti. Voldemort konuşmadı ama bir daire içinde sinsi sinsi dolaşmaya devam etti ve Harry onu geçici olarak uzak tuttuğunu ve büyülendiğini biliyordu, Harry'nin gerçekten de son bir sırrı bilme ihtimaline karşı tutulmuştu. Yılan yüzü alay ederken, Voldemort sırrın sevgi olduğunu öne sürdü, Dumbledore'un ölümü fethettiğini iddia ettiği en sevdiği çözüm, ama Voldemort, sevginin Harry'nin annesini öldürmesini ya da Dumbledore'un Astronomi Kulesi'nin tepesinden düşmesini engellemediğini ve kimsenin Harry'yi ileri koşup Voldemort'un lanetini alacak kadar sevmediğini söyledi. Daha sonra Voldemort, Harry için kimse kendisini feda etmezse, Harry'nin bir darbe aldığında ölmesini neyin engelleyeceğini sordu.
Son sırdan başka hiçbir şeyden uzak durmadan birbirlerinin etrafında dönerlerken, Voldemort, Harry'yi kurtaracak aşk değilse, Harry, Voldemort'un sahip olmadığı bir büyüye ya da Voldemort'unkinden daha güçlü bir silaha sahip olduğuna inanması gerektiğini öne sürdü. Harry her ikisine de inandığını söylediğinde, yılan benzeri suratta şok dalgalandı, ama Voldemort, Harry'nin kendisinden daha fazla sihir bildiği ihtimaline gülmeye başladığında, Dumbledore'un hayal bile edemeyeceği sihri gerçekleştiren Lord Voldemort'tan daha fazlasını bildiği için gülmeye başladı. Harry, Dumbledore'un gerçekten hayalini kurduğunu, ancak Voldemort'tan daha fazlasını bildiğini, Voldemort'un yaptığını yapmayacak kadar bildiğini söyleyerek buna karşı çıktı. Voldemort, bunun Dumbledore'un zayıf, cesaret edemeyecek kadar zayıf, kendisine ait olabilecek ve yakında Voldemort olacak olanı alamayacak kadar zayıf olduğu anlamına geldiğini haykırdı. Harry, Dumbledore'un Voldemort'tan daha akıllı olduğunu söyleyerek yine aynı fikirde değildi; daha iyi bir büyücü ve daha iyi bir adam.
Voldemort, Albus Dumbledore'un ölümüne neden olduğunu söyledi, ancak Harry Voldemort'a yanıldığını söyledi. Bunda ilk defa duvarların etrafındaki yüzlerce insan tek bir nefes alırken seyirci kıpırdandı. Voldemort, Dumbledore'un Harry'ye sanki ona dayanılmaz bir acı verecekmiş gibi öldüğü sözlerini fırlattı ve vücudunun Hogwarts arazisindeki mermer mezarda çürüdüğünü, asla geri dönmeyeceğini ekledi. Harry sakince Dumbledore'un öldüğünü, ancak Voldemort'un onu öldürmediğini kabul etti. Harry ona, Dumbledore'un kendi ölüm tarzını seçtiğini, ölmeden aylar önce seçtiğini, her şeyi Voldemort'un hizmetkarı olduğunu düşündüğü adamla ayarladığını söyledi. Voldemort, bunun çocukça bir rüya olduğunu söyledi, ama yine de çarpmadı ve kırmızı gözleri Harry'nin gözlerinden sallanmadı.
Harry, Severus Snape'in asla Voldemort'a ait olmadığını, Voldemort'un Lily Evans'ı avlamaya başladığı andan itibaren Dumbledore'un olduğunu söyledi. Harry, Voldemort'un anlayamadığı şey yüzünden bunu asla fark etmediğini ekledi. Harry, Voldemort'a Snape'in Patronus yaptığını görüp görmediğini sordu ve Voldemort, birbirlerini parçalamak üzere olan kurtlar gibi birbirlerinin etrafında dönmeye devam ederken cevap vermedi. Harry, Snape'in Patronus'unun Lily'ninki gibi bir dişi geyik olduğunu, çünkü onu çocukluğundan beri neredeyse tüm hayatı boyunca sevdiğini açıkladı. Harry, Voldemort'a Snape'in Lily'nin hayatını bağışlamasını isteyip istemediğini sorduğunda, Voldemort, Snape'in onu sadece arzuladığını ve gittiğinde ona layık başka ve saf kanlı kadınlar olduğunu kabul etti. Harry elbette Snape'in Voldemort'a bunu söyleyeceğini söyledi, ama gerçekte Snape'in Lily'nin tehdit edildiği andan itibaren Dumbledore'un casusu olduğunu, o zamandan beri Voldemort'a karşı çalıştığını ve Snape onu bitirdiğinde Dumbledore'un çoktan ölmekte olduğunu söyledi.
Voldemort her kelimeyi büyük bir dikkatle takip etmişti, ama şimdi bunların hiçbirinin önemi olmadığını söylerken bir çılgın kahkaha sesi çıkardı. Snape'in onun mu yoksa Dumbledore'un mu olduğu ya da yoluna koymaktan ne kadar küçük engeller çıkardıkları önemli değildi. Voldemort, onları ezdiğini, Snape'in sözde büyük aşkı Harry'nin annesini ezdiği gibi ezdiğini söyledi. Sonra Voldemort, Harry'nin anlamadığı şekillerde her şeyin mantıklı olduğunu söyledi. Voldemort daha sonra Dumbledore'un Mürver Asayı ondan uzak tutmaya çalıştığını, Dumbledore'un Snape'in asanın gerçek efendisi olmasını amaçladığını söyledi. Voldemort daha sonra oraya Harry'nin önüne vardığını, asaya Harry ellerini almadan önce ulaştığını, gerçeği Harry yakalamadan önce anladığını söyledi. Daha sonra Voldemort, Snape'i üç saat önce öldürdüğünü ve Mürver Asa, Ölüm Çubuğu, Kaderin Asası, gerçekten ona ait olduğunu söyledi.
Voldemort, Dumbledore'un son planının yanlış gittiğini söyledi, Harry de aynı fikirde, ancak Voldemort'a Voldemort'un yaptıklarını düşünmesini tavsiye etti. Harry ona biraz vicdan azabı çekmesini söyledi ve Harry'nin ona söylediği her şeyden, herhangi bir açıklama ya da alay etmenin ötesinde, hiçbir şey Voldemort'u bundan daha fazla şaşırtmamıştı. Voldemort'un göz bebekleri ince yarıklar oluşturdu ve gözlerinin etrafındaki deri beyazladı. Harry, pişmanlık duymaya çalışmanın Voldemort'un son şansı olduğunu, aksi takdirde Voldemort'un ne olacağını gördüğünü, pişmanlık duymaya çalışmanın Voldemort'un geriye kalan tek şeyi olduğunu söyledi. Voldemort buna çok kızmıştı ve Harry, Dumbledore'un son planının ona hiç geri tepmediğini, eli Mürver Asa üzerinde titreyen Voldemort'a geri teptiğini açıkladı. Harry, anın birkaç saniye uzakta olduğunu bilerek Draco'nun asasını çok sıkı kavradı. Harry, Voldemort'a asanın hala Voldemort için düzgün çalışmadığını söyledi çünkü Voldemort yanlış kişiyi öldürdü; Snape, Dumbledore'u asla yenmediği için asla Mürver Asa'nın gerçek efendisi olmadı.
Voldemort aynı fikirde olmamaya başladı, ancak Harry bir kez daha Snape'in Dumbledore'u yenmediğini söyledi çünkü ölümleri aralarında planlanmıştı. Dumbledore, asanın son gerçek efendisi olan namağlup ölmeyi amaçlamıştı ve eğer her şey planlandığı gibi gitmiş olsaydı, asanın gücü ondan asla kazanılmadığı için onunla birlikte ölürdü. Voldemort, bunun Dumbledore'un ona asayı verdiği kadar iyi anlamına geldiğini söyledi, çünkü Voldemort onu son efendisinin mezarından çaldı, son efendisinin isteğine karşı çıkardı ve asanın gücünün ona ait olduğunu söyledi. Harry bununla çelişiyordu ve Riddle'ın asaya sahip olmanın yeterli olmadığını, onu tutmanın ve kullanmanın onu gerçekten senin yapmadığını hala anlamadığını söyledi. Harry, Mürver Asa'nın, Dumbledore ölmeden önce yeni bir usta tanıdığını, ona elini bile sürmediğini açıkladı. Yeni usta, asayı Dumbledore'dan kendi isteği dışında ele geçirdi, ne yaptığını ya da dünyanın en tehlikeli asasına bağlılığını elde ettiğini hiçbir zaman fark edemedi. Voldemort'un göğsü hızla yükseldi ve düştü ve Harry, Voldemort'un elinde olan asanın içinde inşa edilen lanetin geldiğini hissedebiliyordu.
Harry daha sonra Mürver Asanın gerçek efendisinin, Snape'in onu öldürdüğünü kısa bir süre önce Dumbledore'u etkisiz hale getiren ve asanın bağlılığını kazanan Draco Malfoy olduğunu söyledi. Bu haberde bir an için Voldemort'un yüzünde büyük bir şok göründü, ama sonra Voldemort'un bunun olmadığını, Harry haklı olsa bile onlar için hiçbir fark yaratmadığını söylediği için kayboldu. Harry'nin artık anka kuşu yok ve bu yüzden tek başına bedelle üzerine düello yapacaklardı ve Voldemort, Harry'yi öldürdükten sonra Draco Malfoy'a gideceğini söyledi. Harry daha sonra Voldemort'un çok geç olduğunu, şansını kaçırdığını, çünkü Harry'nin haftalar önce Draco'yu alt dil ve karadiken asasını ondan aldığını söyledi. Harry bu asayı salladı ve salondaki herkesin gözlerini üzerinde hissetti. Harry daha sonra, Mürver Asa son sahibinin Silahsızlandırıldığını bilse de bilmese de, her şeyin bu noktaya geldiğini fısıldadı, çünkü bilseydi, bu Harry'nin Mürver Asanın gerçek efendisi olduğu anlamına geliyordu.
Harry ve Voldemort arasındaki son düello
Güneş en yakın pencerenin pervazının üzerinde belirdiğinde ve ışık aynı anda her iki yüzüne de çarptığında, yukarıdaki büyülü gökyüzünde aniden kırmızı-altın bir parıltı patladı ve Voldemort'unki alevli bir bulanıklıktı; doğanın kendisi de zamanın geldiğini gösteriyordu. Harry, Draco'nun asasını işaret ederken aynı anda "Expelliarmus" diye bağırırken "Avada Kedavra" yüksek ses çığlığını duydu. Top patlaması gibi bir patlama oldu ve aralarında yürüdükleri dairenin ölü merkezinde altın alevler patlayarak büyülerin çarpıştığı noktayı işaret ediyordu. Voldemort'un yeşil ışık huzmesi Harry'nin büyüsüyle karşılaştı ve Mürver Asa kendini Voldemort'un elinden çekip tavan boyunca uçarak öldürmeyi reddettiği ustaya doğru dönmeye başladı. Voldemort geriye düşerken, kolları açılmış ve kırmızı gözlerin yarık gözbebekleri yukarı doğru yuvarlanırken, Harry asayı serbest elinde yakaladı. Voldemort yere düştü, vücudu zayıf ve küçülmüş, yılan gibi yüzü boş ve habersizdi. Voldemort kendi geri tepen laneti yüzünden ölmüştü ve Harry elinde iki asayla düşmanının kabuğuna baktı.
Sonrası[]
"Başardık! Onlara vurduk, bizde Potter var! Ve Voldy küflendi, şimdi eğlenelim!"
—Peeves the Poltergeist, savaş bittikten sonra bir zafer şarkısı söylüyor
Savaştan sonra Hogwarts Kalesi
Voldemort'un yenilgisinden sonra, herkes Harry'yi alkışladı ve övdü ve ona minnettarlıkla dokunmak isteyen ona doğru koştu.
Hagrid savaştan sonra Harry'ye sarılıyor
Imperiused’a maruz kalan insanlar normale döndü, Ölüm Yiyenler kaçtı veya yakalandı, Azkaban'daki masumlar serbest bırakıldı ve Kingsley Shacklebolt geçici Sihir Bakanı seçildi. Voldemort'un cesedi, Salon'un dışındaki bir odaya taşındı. McGonagall Bina masalarını yeniden yerleştirdi ama kimse Binaya göre oturmadı. Draco Malfoy, Lucius Malfoy ve Narcissa Malfoy, sanki orada olmaları gerektiğinden emin değilmiş gibi bir araya toplanmışlardı.
"Bir ömür boyu yeterince sorun yaşadım"
Harry, bitkin bir halde, Harry'nin Pelerin'in altından kaçmasını sağlamak için herkesin dikkatini dağıtan Luna'nın yanında bir bankta oturdu. O, Ron ve Hermione, Müdürlük Ofisi için Büyük Salon'dan ayrıldılar (gargoyle onlarınşifresiz içeri girmesine izin verdi), burada Harry, Dumbledore'un portresinin (Harry'nin) Diriliş Taşı, Görünmezlik Pelerini ve Mürver Asa planları hakkındaki görüşlerini aradı. Harry Mürver Asayı Beyaz Mezar'a geri verdi (değdiğinden daha fazla sorun olacağına ve doğal olarak ölmesi durumunda gücünün azalacağını umarak), Diriliş Taşı'nı Yasak Orman'da bıraktı ve Görünmezlik Pelerinini sakladı. Kendi asasını onarmak için Mürver asayı kullandı.
Savaşın Etkisi[]
"Hemen ayağa kalktılar ve o, Ron ve Hermione birlikte Büyük Salon'dan çıktı. Mermer merdivenlerde büyük parçalar eksikti, korkulukların bir kısmı gitmişti ve her birkaç adımda bir moloz ve kan lekeleri oluşuyordu."
- Hogwarts Savaşı'ndan kaleye verilen hasar
İkinci Büyücülük Savaşı'ndan en çok etkilenen Harry Potter
Voldemort'un ve takipçilerinin çoğunun ölümü, İkinci Büyücülük Savaşı'nı sona erdirdi. Son iki yıldır korku içinde yaşayan Büyücü Britanya, birdenbire kendisini Ölüm Yiyenlerin ve liderleri Lord Voldemort'un elinden kurtarmıştı. Hiç şüphesiz savaştan en çok etkilenen insanlardan biri olan Harry Potter, anne babasını, vaftiz babasını, akıl hocasını ve pek çok arkadaşını kaybetmiş, şimdi de kehanet onu Karanlık Lord'u yenebilecek tek kişi olarak adlandırdığında, doğumundan önce üzerine yüklenen yükten kurtuluyor.
Bu aynı zamanda ona her zaman arzuladığı şeyi sürdürme özgürlüğü verir: Ginny Weasley'nin yanında bulmayı umduğu kendine ait bir aile. Buna ek olarak, Ron'un aniden mutfaklardaki Ev-cinlerinin refahı hakkında düşünmesi ve Hermione'ye onları uyarmaları gerektiğini söylemesi ilişkilerinde bir dönüm noktasıdır. Hermione, Ron'un artık başkalarını düşündüğünü bir olgunluk işareti olarak kabul etti ve ona olan sevgisini derinleştirdi.
Ölümler[]
"[...] Fred, Tonks, Lupin, Colin Creevey ve onunla savaşırken ölen elli kişi."
- Savaştan sonra
Scabior ve bazı Hırsızlar düşerek ölüyor
Lavanta vahşileşti ve öldürüldü
Remus ve Tonks Hogwarts Savaşı sırasında ölümlerinden önce
Molly'nin ayaklarının dibinde ölü bir Bellatrix Lestrange
İlk kayıplar, 1 Mayıs gece yarısından önce Kale çevresindeki koruyucu büyüleri istemeden aşan üç Snatcher idi. Muhtemelen, bu ölümler başlı başına savaş zayiatı olarak kabul edilmeyebilir, ancak ilk ölümlerin gerçekten de Tahta Köprü çöktüğünde ölen Scabior ve onun Snatcher çetesinin bir kısmına ait olduğu biliniyor. Vincent Crabbe, Fiendfyre lanetini Harry Potter üzerinde kullanmaya çalıştı, ancak geri tepmesi ve onu öldürdü. Fred Weasley, bilinmeyen bir büyünün neden olduğu bir patlamada öldü. Remus Lupin ve Nymphadora Tonks, sırasıyla Antonin Dolohov ve Bellatrix Lestrange tarafından öldürüldü. Colin Creevey, Neville Longbottom ve Oliver Wood'un kavgasında bir sükunet sırasında ölü bulundu, ancak nasıl öldüğü veya onu kimin öldürdüğü bilinmiyor. Lavanta Brown, balkondan düştükten sonra kurt adam Fenrir Greyback tarafından vahşileşti ve kısa süre sonra yaralarından kaynaklanan kan kaybından öldü. Severus Snape, Voldemort'un emriyle Nagini tarafından öldürüldü. Savaş son aşamasına geldiğinde, Harry'nin fedakarlığı Hogwarts'ı koruyan herkesi koruduğu için Voldemort tarafında daha fazla insan öldü. Neville Longbottom, Godric Gryffindor'un Kılıcı ile Nagini'nin kafasını kesti. Bellatrix Lestrange, Ginny'yi bir Öldürme Laneti ile kaçırdıktan sonra Molly Weasley'nin elinde öldü. Son düello, Harry'nin Lord Voldemort ile savaştığını ve onu öldürdüğünü gördü. Her iki tarafta da kaybedildiği belirtilen en az elli can vardı.
Alternatif Zaman Çizelgesi[]
Albus Potter ve Scorpius Malfoy, Cedric Diggory'yi Voldemort'un yeniden doğuşunda ölümden kurtarmak için "gerçek" bir Zaman Döndürücü kullanmaya çalıştıklarında, yanlışlıkla Cedric'in öylesine küçük düşürüldüğü ve buna rağmen Ölüm Yiyenlere katıldığı alternatif bir gerçeklik yarattılar. Cedric, Hogwarts Savaşı'nın son aşamalarında Neville'i öldürdü ve böylece Nagini'yi öldürmesini engelledi. Sonuç olarak, Voldemort ölümden korunmaya devam etti ve Harry'yi öldürmeyi başardı. Harry'yi öldürmenin bir sonucu olarak, Voldemort büyücülük dünyasını tamamen fethetti; Dolores Umbridge, Hogwarts'ın daimi müdürü oldu, Draco, Büyülü Kanun Yaptırımı ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı Departmanı'nın başına geçti ve müttefikleri titreyen bir direniş cebinden başka bir şey değildi. Bir bükülme ile, Voldemort, Harry'yi korumadaki başarısızlığından ağlayarak üçlü ajan rolünü sürdürmeye devam eden Snape'i öldürmedi. Harry savaş sırasında öldüğü için Albus Potter doğmamış oldu. Bu zaman çizelgesinin Scorpius'unun acımasız ve kaba olduğu iddia edildi, örneğin Craig Bowker Jnr'yi ödevini yapmaya zorlamak gibi. Bununla birlikte, Scorpius geçmişi değiştirmek için Zaman Döndürücüyü kullanmaya dahil olduğu için, orijinal kişiliğini ve arkadaşı Albus'un anısını sürdürdü. Snape'i olan her şeye ikna edebildi ve hasarı onarmasında ona yardım etti, böylece Voldemort'un yenildiği zaman çizelgesini geri yükledi. Gerçek zamanlarına döndüklerinde, Albus ve Scorpius, Profesör McGonagall ve ebeveynleri tarafından, dünyayı Voldemort'un hüküm sürdüğü karanlık çağa geri döndürdükleri için büyük ölçüde kınadılar ve McGonagall'ın öğrencilerin ebeveynlerini anlaması olmasaydı kovulacaklardı. Yine de onları çok sayıda gözaltı ve tatillerinin iptali ile cezalandırdı.
Bilinen ölümlerin listesi[]
Zümrüdüanka Yoldaşlığı ve Dumbledore'un Ordusunun Kayıpları[]
| Kişi | Tarafından öldürüldü | Ölüm nedeni |
|---|---|---|
| Avluda meydana gelen patlamada kimliği belirsiz bir adam öldü | Bilinmeyen, muhtemelen bir Ölüm Yiyen. | Patlama |
| Tanımlanamayan büyücü, Quad siperlerinde öldürüldü | Arthur Weasley ile düello yapan kimliği belirsiz Ölüm Yiyen. | Öldüren Lanet |
| Fred Weasley | Bilinmiyor, Muhtemelen Augustus Rookwood ya da Bellatrix Lestrange | Bilinmeyen büyünün neden olduğu patlama (muhtemelen Expulso veya Confringo). |
| Remus Lupin | Antonin Dolohov | Duello |
| Nymphadora Tonks | Bellatrix Lestrange | Duello |
| Severus Snape | Nagini (Voldemort tarafından sipariş edildi) | Nagini'nin zehiri / Yılan ısırığı. |
| Lavender Brown | [[Fenrir Greyback | Vahşice Saldırıya Uğrayarak |
| Colin Creevey | Bilinmeyen | Bilinmeyen |
| Kimliği belirsiz Hogwarts öğrencileri Yedinci Katta öldürüldü | Bilinmeyen | Bilinmeyen |
| Kimliği belirsiz kadın Hogwarts öğretmeni | Bilinmeyen | Öldüren Lanet (büyük ihtimalle). |
| Diğer Elli | Rastgele Ölüm Yiyenler ve diğer savaşçılar. | Çeşitli. |
Ölüm Yiyen Kayıpları[]
| Kişi | Tarafından öldürüldü | Ölüm nedeni |
|---|---|---|
| Hogwarts Savaşı sırasında parçalanan üç kimliği belirsiz Hırsız | Kendileri (istemeden) | Koruyucu büyülerden geçmek, bu süreçte ölmek. |
| Scabior da dahil olmak üzere birçok Hırsız | Neville Longbottom | Tahta Köprünün Yıkılışı |
| Hogwarts Savaşı'nda Kimliği Belirlenemeyen Dev (II) | Pomona Sprout, Neville veya bitkilerle saldırıya yardım eden diğerleri | Şeytan Tuzağı |
| Hogwarts Savaşı'nda Kimliği Belirlenemeyen Dev (III) | Minerva McGonagal | Büyülü zırh takımları |
| Kingsley Shacklebolt tarafından öldürülen Tanımlanamayan Ölüm Yiyen | Kingsley Shacklebolt | Momentum Ters çeviren büyü |
| Vincent Crabbe | Kendisi (kazayla), İhtiyaç Odasındaki Çatışmada. | Fiendfyre |
| Kimliği Belirlenemeyen Erkek Ölüm Yiyen (X) | Bilinmeyen | Bilinmeyen |
| [Malfoy Malikanesi'nde (I) kimliği belirsiz kadın Ölüm Yiyen | Bilinmeyen | Bilinmeyen |
| Birinci Kat Koridorunda Savaşan Kimliği Belirlenemeyen Ölüm Yiyen | Ron Weasley | Bilinmeyen |
| Nagini | Neville Longbottom | Gryffindor'un Kılıcı ile önde. |
| Hogwarts Savaşı'nda Kimliği Belirlenemeyen Kara Ölüm Yiyen (II) | Bilinmeyen | Bilinmeyen |
| Hogwarts Savaşı sırasında kimliği belirsiz bir erkek Ölüm Yiyen (IV) | Bilinmeyen | Bilinmeyen |
| Gri saçlı bir büyücü tarafından öldürülen kimliği belirsiz bir erkek Ölüm Yiyen | Hogwarts Savaşı sırasında kimliği belirsiz gri saçlı adam | Duello |
| (Muhtemelen) ateşe verilen Hogwarts Savaşı sırasında Tanımlanamayan Ölüm Yiyen | Bilinmeyen | Bilinmeyen, muhtemelen Incendio veya benzer ateş temelli büyü. |
| Bellatrix Lestrange | Molly Weasley | Duello |
| Hogwarts'ın Yedinci Katında öldürülen kimliği belirsiz bir erkek Ölüm Yiyen | Bilinmeyen | Duello |
| Lord Voldemort | Gerçek ustasını tanıdığında geri tepen Mürver Asa (Harry Potter) | Harry'nin Mürver Asa'daki ustalığı, Voldemort'un Hortkuluklarının, Expelliarmus'un ve kendi geri tepen Öldüren Laneti'nin yok edilmesi. |
Medya[]
Ayrıca bakınız[]
- İkinci Büyücülük Savaşı
- Ölüm Yiyenler
- Zümrüdüanka Yoldaşlığı
- Dumbledore'un Ordusu
Kamera ARKASI[]
Voldemort'un ölümü, Harry Potter ve Ölüm Yadigarları: Bölüm 2'de gösterildiği gibi
Goyle's death in Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2
- Harry Potter ve Ölüm Yadigarları'nın ikinci film uyarlamasında, roman ve film arasında birkaç fark var. En büyük farklılıklardan biri, Gregory Goyle'un Vincent Crabbe yerine İhtiyaç Odası'nda öldüğü gerçeğidir. Hayatta kaldıkları veya kaderlerinin belirsiz kaldığı romanın aksine, Pius Thicknesse filmdeki savaştan önce öldü ve Lavender Brown Greyback'in saldırısından önce çoktan ölmüştü. Kitapta Scabior'un ölümüne değinmiyor. Bellatrix Lestrange'ın ölümü de, benzer bir büyü tarafından vurulmak ve cesedinin devrilmesi yerine Molly'nin laneti tarafından parçalanmasıyla değiştirildi. Kitapta ölümüne de Voldemort tanıklık ediyor.
- Hem kitap hem de filmde, savaşın kurtadam katılımcılarının olduğunu belirtir. Bununla birlikte, 2 Mayıs 1998 bir dolunay değildi, bu nedenle bu saldırı, hem Lupin hem de Greyback insan formundayken, bir kurt adam ordusunu geçersiz kılarak boşuna görülmüş olurdu.
- Filmde, Harry ve Voldemort arasındaki son savaş okulun dört bir yanını sarar ve son düelloları Büyük Salon'dan ziyade Giriş Avlusu'nda yapılır. Nagini, Ron ve Hermione'nin onu ilk öldürmeyi başaramadığı uzun bir dizinin ardından Neville tarafından çok sonra öldürüldü. Voldemort nihayet öldüğünde vücudu küle dönüşür ve havaya savrulur; kitapta bedeni Büyük Salon'dan taşınmış ve bir ön odaya yerleştirilmiştir.
- Hogwarts Savaşı, 2011 Scream Ödüllerinde Yılın "Dövüş Sahnesi" Ödülü'ne aday gösterildi İhtiyaç Odası dövüşü aynı zamanda "Holy Sh!t Sahnesi" Ödülü'ne de aday gösterildi.
- Kitapta Grawp, Şahgaga, Thestrallar ve at adamlar Hogwarts'ın savaşta savunucuları arasında yer alıyor; oysa filmde hepsi ihmal edildi.
- Kitap uyarlamasında Severus Snape, Voldemort'un bir büyüsü ile yere serildikten sonra, ölüm sahnesi için sadece boynundan ısırılır. Filmde ise, Voldemort ikincisini ortadan kaldırmak için sözlü olmayan bir "Sectumsempra" laneti kullanıyor ve emriyle Nagini Snape'i çok sayıda vücut çarpması ve ısırması yaparak, onu duvara çarparak ortadan kaldırıyor ve aynı şekilde ölüyor.
- "Harry Potter ve Lanetli Çocuk'ta", 2020'de Albus Potter ve Scorpius Malfoy tarafından yaratılan alternatif bir evrende bulunur ve savaş olayları ve sonrasında farklı bir etkiye neden oldu. Bu nedenle Neville Longbottom, Cedric Diggory tarafından öldürüldü ve böylece Neville'in son Hortkuluk Nagini'yi öldürmesini engelledi ve bu eylemler aracılığıyla Voldemort'un savaş sırasında Harry Potter'ı nihayet yenip öldürmesine izin verdi. Ancak bu olaylar, Scorpius'un Üçbüyücü Turnuvası sırasında kendisi ve Albus Potter tarafından bir Zaman Döndürücü ile farklılaşan olayları düzelttikten sonra atıldı.
- "Lanetli Çocuk'ta", Düşmüş Elli olarak adlandırılan savaşta ölenlerin ve savaşın ardından anıldıkları aktarılıyor.
- Rowling, 2015'ten itibaren her yıl 2 Mayıs'ta, Savaş'taki önemli karakter ölümlerinden biri için özür dilemek için Twitter'a gitti. Bunu tüm Düşmüş Elliler için mi yoksa sadece adlandırılmış olanlar için mi yapacağı bilinmiyor. Şimdiye kadar:-
- 2015 - Fred Weasley (kişisel olarak onun için en kötüsü)
- 2016 - Remus Lupin (Weasley'ler Fred'i kaybettiği için Arthur Weasley'i kurtarmak için bir fedakarlık)
- 2017 - Severus Snape
- 2018 - Dobby (savaş sırasında ölmezken, "onu kazanacak insanları kurtarmak için hayatını feda etti.")